32. Söz - Onuncu Bölüm
"Dâvâ-yı şirk, sırf tahakkümî ve manasız söz ve dâvâ-yı mücerret olduğundan, şirki iddia etmek mahz-ı cehalet, ayn-ı belâhettir." Detaylıca izah eder misiniz?
"Şirke emare, kâinattaki tertib-i esbabdır, herşeyin bir sebeple bağlı olduğudur. Demek esbabın hakikî tesirleri vardır. Tesirleri varsa şerik olabilirler." soru ve cevabını detaylı açar mısınız?
"Esbab içinde, bilbedâhe en eşrefi ve ihtiyarı en geniş ve tasarrufatı en vâsi, insandır." Başka yerlerde insanın diğer mahlûkata göre daha aciz daha zavallı, daha biçare olduğu ifade edilmektedir. Bunu nasıl anlamalıyız?
"O esbab birer zarftır. Ve masnuat-ı Rabbâniyeye birer kılıftırlar. Ve hedâyâ-yı Rahmâniyeye birer tablacıdırlar." Sebeplerin bu vasıfları ne demektir, açar mısınız?
Açıklayan: Prof. Dr. Alaaddin Başar
Program Adı: Sorularla Sözler