"Maddeden mücerret ve muallâ" ifadesini biraz açabilir misiniz?
Değerli Kardeşimiz;
Mücerret; katışıksız, karışık olmayan demektir. Muallâ ise, yüksek, yüce manasına gelir. Bir ismi Nur ve bütün isimleri nuranî olan Allah’ın varlığının, maddî varlıklarla mahiyet olarak hiçbir alâkası yoktur. Ve onun mukaddes varlığı, madde âleminin varlığından sonsuz derece yüksektir, yücedir.
Bütün madde âlemi Allah’ın mahlûkudur. “Leyse ke mislihi şeyün” hükmünce, hiçbir şey onun misli gibi değildir. Bu şeylerden birisi de madde âlemidir. Ve Allah maddî varlıklara benzemekten münezzehtir. Bütün ruhaniyat âlemi de onun mahlûkudurlar. Ve Allah, ruhanî varlıklara benzemekten de münezzehtir.
“Şu umum envar ve bütün nuraniyyat onun envar-ı kudsiye-i esmâsının bir kesif zılali;..” ibaresinde güzelce ifade edildiği gibi, bütün nuranîyat kendilerinde tecelli eden İlâhî isimlerin nurları yanında koyu ve katı bir gölge gibi kalmaktadır. Nuraniyat böyle olursa, Allah’ın varlığının madde âleminden ne kadar mücerret ve muallâ olduğu çok daha iyi anlaşılır.
Fizikçiler, maddeyi; “Enerjinin kesifleşmiş hali” olarak tarif ederler. Enerji ise Allah’ın kudretinin bir tecellisidir. Kudret sıfatı nuranî olduğu gibi, enerji de bir derece nuranîdir. Onun kesifleşmesiyle madde ortaya çıkmaktadır.
Buna göre enerji de maddeye benzemez. O enerjinin kaynağı olan kudret ise maddeye hiç benzemez ve ondan mücerrettir ve muallâdır.
Bir insan fikren sapıklığa düşse de maddeyi yaratıcısına benzetmeye kalkışsa, fizik ilmine göre, bir ağacı, bir taşı yahut bir canlıyı ancak enerjiye benzetebilir. Enerjinin ise bu kadar çok ve farklı varlıktan hiçbirine benzemeyeceği açıktır. Daha da ileri gitse, o enerjinin yaratıldığı kudrete kadar gider ve eşyayı İlâhî kudrete benzetme gibi bir sapıklığa düşer. Bundan öteye gidemez. Zira kudret Allah’ın sıfatlarından sadece birisidir.
Vücut ve beka, ilim ve irade gibi bütün sıfatların sahibi olan Cenâb-ı Hakk’ın mahlûkatla münasebeti, Üstad'ın ifade ettiği gibi sadece “hallakiyettir”; onları yaratmış olmasıdır. Onun ne ilminin, ne iradesinin, ne görme ve işitme sıfatlarının enerjiyle açıklanması mümkün olmadığı gibi, mukaddes zâtının da yarattığı hiçbir varlığa benzemeyeceği bütün akılların ve vicdanların kabul edeceği bir hakikattir.Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü