"Risale-i Nur'un parlak ve kuvvetli hizmeti, tesettür perdesi altından çıkıp âşikâr bir tarzda olsaydı, her halde birinci ameliyat-ı insaniye ona ilişecekti. Ve ikinci ameliyat-ı kaderiye rızık ve mide ..." Burayı açıklar mısınız?

Cevap

Değerli Kardeşimiz;

Birinci ameliyat-ı insaniye: O zamanlarda insanların büyük bir kısmı, hırs ve tamah yüzünden mali ibadetlerini yerine getirmedikleri için, Allah biriken bu mali ibadet borçlarına mukabil, kıtlık ve kuraklık ile onlara bir ceza verdi. Şayet Risale-i Nur hizmeti parlak bir şekilde içtimai hayatta tezahür etse idi, o da bu cezadan nasibini alacaktı. Demek Nur'un hizmetkarları; iktisat ve bereket sayesinde bu cezadan çok etkilenmemişler.

İkinci ameliyat-ı kaderiye: Kader, insanlara hırs ve tamahlarının cezası olarak; rızkı zorlaştırıyor. Yani insanlar hırslandıkça, rızıkları da o denli zorlaşıyor. Bu kaderin insanlara hem bir cezası, hem de bir ameliyat ve terbiyesidir.

Ama Risale-i Nurların vermiş olduğu tahkiki iman dersleri, Nur hizmetçilerinin hırs ve tamahlarını tadil edip temizlediği için, Nur şakirtleri bu ceza ve ameliyattan en az etkileniyorlar.

"Evvelâ: Bu sene -perde altında- insanlar, eşedd-i zulümle rızık hakkında bir dehşetli ameliyat ve kader-i İlâhî, hakîmane bir adaletle, çoktan beri teraküm eden zekâtları ve cizyeleri almak ve hadden çok ziyade tecavüz eden hırsı ve ihtikârı tokatlamak için, umumî bir ameliyat-ı cerrahiye hengâmında, elbette yalnız, imana ve âhirete hasr-ı nazar eden ve vazife noktasından hayat-ı içtimaiyeye çok bakmayan ve ihlâs-ı tâmmı kazanmak için hiçbir maksada âlet ve hiçbir dünyevî cereyana tâbi olmayan Risale-i Nur’un parlak ve kuvvetli hizmeti, tesettür perdesi altından çıkıp âşikâr bir tarzda olsaydı, her halde birinci ameliyat-ı insaniye ona ilişecekti. Ve ikinci ameliyat-ı kaderiye rızık ve mide üzerine olması cihetiyle, ya insanların nazarlarını o hizmetten çevirecekti, mideleriyle meşgul edecekti, veyahut o hizmetin ihlâsını bir derece kırıp maişet derdinin bir hissesi onda bulunacaktı."(1)

Müslüman toplum, hırs ile mali ibadetleri terk edip stokçuluk yapıyor ve bu durum cerrahi bir yara ve ameliyat gerektiriyor. Kaderin bu cerrahi yaraya sürdüğü merhem ise, kıtlık ve kuraklık afetleridir.

Risale-i Nur hizmeti bu hengamede perde altında hizmet etmeyi prensip ediniyor. Tesettür perdesinden maksat, Risale-i Nur'un gizli ve perde altında hareket etmesidir. Ki bu tarz hizmet hem devletin baskısı hem de toplumun bunu açıktan sahiplenme kıvamında olmamasından dolayıdır.

Risale-i Nur açıktan hizmet etmiş olsa idi, Nur talebeleri onu sahiplenme konusunda çok sıkıntı çekeceklerdi. Çünkü rejim ve mahpus baskısı, bir de geçim ve kıtlık sıkıntısı Nur talebeleri açısından yaşamı çok zorlayacaktı. Kıtlık ve mahpus baskısı ile hizmet arasında çok şiddetli bir bağ bulunuyor.

(1) bk. Kastamonu Lahikası, 132. Mektup.

Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?

Yorumlar

karolin
Şayet Risale-i Nur hizmeti parlak bir şekilde içtimai hayatta tezahür etse idi, o da bu cezadan nasibini alacaktı. Bu nasıl olacaktı?Haşa Nur talebeleri nasıl bir günaha girecekti o zaman?
Yorum yapmak için Giriş Yapın ya da Üye olun.
Editor (Muaz)
Bu husus bize gaybi olduğu için bir şey söylemek zor.
Yorum yapmak için Giriş Yapın ya da Üye olun.
Yükleniyor...