Ulaşmaz dest-i edeb-i garb-ı hevesbâr-ı hevâkâr-ı dehâdâr...
İçerikler
-
"De’b-i edeb ebed-müddet Kur’ân-ı..." ibaresi mi "De´b-i edeb-i ebed-müddet-i Kur´ân-ı" ibaresi mi daha uygundur? Cümlenin anlamını vererek açıklar mısınız?
-
"Kendindeki mihengi ona ayar edemez. Edebiyatta vardır üç meydan-ı cevelân; onlar içinde gezer, haricine çıkamaz." cümleleriyle beraber, "üç meydan-ı cevelanı" açıklar mısınız?
-
"Ulaşmaz dest-i edeb-i garb-ı hevesbâr-ı hevâkâr-ı dehâdâr... De’b-i edeb ebed-müddet Kur’ân-ı ziyâbâr-ı şifâkâr-ı hüdâdâr..." Ne demektir, biraz açar mısınız?
-
"Ya aşkla hüsündür, ya hamâset ve şehâmet, ya tasvir-i hakikat. İşte yabanî edepse, hamâset noktasında hakperestliği etmez." ifadesini izah eder misiniz?
-
Harry Potter çılgınlığı hakkında bilgi verir misiniz? Gerçekle hiçbir bağlantısı olmayan bu çılgınlık hakkında, Risale-i Nur'dan cevap verebileceğimiz bir yer var mı?
-
"Hakperestlik hissi, hüsn-ü mücerred aşkı, cemâlperestlik zevki, hakikatperestlik şevki verir. Hem de aldatmaz." ifadesini izah eder misiniz?
-
"Tek bir ilâcı bulmuş, o da romanlarıymış. Kitap gibi bir hayy-ı meyyit, sinema gibi bir müteharrik emvat. Meyyit hayat veremez." İzah eder misiniz?
-
"Şeriat-i Ahmediye lehviyâtı istemez." cümlesini izah eder misiniz?