"Âl-i Beytin efradı ise, itikat ve iman hususunda sairlerden çok ileri olmasa da yine teslim, iltizam ve tarafgirlikte çok ileridedirler." İzah eder misiniz? "İtikat ve iman hususunda sairlerden çok ileri olmasa da..." hususunu nasıl anlamak gerekir?
Değerli Kardeşimiz;
İmam Ali (ra) Ehl-i beyt'in imamı ve mümessilidir. Bu sebeple onun şahsi kemalatı ile temsil ettiği Ehl-i beyt'in şahs-ı manevisini karıştırmamak lazımdır. İmam Ali (ra)’in şahsi kemalatına her hususta üç halifeden başka kimse yetişemez.
Burada Ehl-i beyt'ten bir fert ile diğer bir müminin mukayesesi yapılıyor. Bir mümin iman hususunda çok ileri de olsa, bazı hususi kemalatı ve üstün meziyetleri de olsa iltizam ve tarafgirlik bakımdan Ehl-i beytin bir ferdine yetişemiyor. Burada vurgulanmak istenen nokta burasıdır.
İman ve hidayet olmadan bu fıtri yakınlık ve yatkınlık tek başına bir fayda vermez. Peygamber Efendimiz (asm)'in amcası iman etmediği için, onun yakınlığı bir mana ifade etmez. Esas olan iman ve hidayettir; bu olunca Ehl-i Beyte mensup olmak daha da ehemmiyetli olur ki, Üstad'ın işaret ettiği nokta da burasıdır.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü
Yorumlar
Kelimeleri bir bütünlük içerisinde anlamak lazım bence. Tarafgirlikteki üstünlük ile Allah katındaki nihai üstünlük farklı şeyler. Nihai üstünlük Tarafgirlikten ziyade ibadet takva iman mertebelerinin keyfiyetine bakar. Nitekim Arap Arap olmayana takvadan başka üstünlüğü yoktur anlamındaki hadisi şerifi hatırlayalım