"İlmi ve dini kendilerine medar-ı maişet yapıyorlar..." Kur'an kursu hocalarının maaş almasını nasıl değerlendirmeliyiz?
Değerli Kardeşimiz;
"Kur'an öğretmeye karşılık ücret alma hususunda ulemâ ihtilaf etmişse de umumiyetle haram olmadığına hükmetmiştir. Buharî'nin kaydına göre, Şa'bî: 'Muallim belli bir şey verilmesini şart koşmaz, ne verilirse onu alsın.' der. el-Hakem: 'Muallim'in ücret almasını mekruh addeden hiç kimse görmedim.' demiştir."
"Hz. Muâviye'ye bu hususta sorulunca: 'Onun ücrete hakkı olduğu görüşündeyim.' der. Hasan-ı Basrî kendisini yetiştiren hocaya on dirhem ödemiştir. Bir başka rivayette Hasan-ı Basrî'nin, önceden ücret şartı koşmayı mekruh addetmekle birlikte: 'Muallimin yazı öğretmesi mukabilinde ücret almasında bir beis yok.' dediği rivayet edilmiştir."
"Hanefi mezhebinin son âlimleri ezan, imamet, vaaz ve Kur'an-ı Kerim öğretmek mukabilinde ücret almaya cevaz vermişler ve haram olmadığını söylemişlerdir. Çünkü ücret mukabilinde belirli kimselere bu vazife yaptırılmazsa, vazife aksaklığı olacak ve şeair-i İslâmiyyenin ortadan kalkmasına sebep olacaktır." (el-Fıkh 'ala'l-Mezahib el-Erba'a c. 3. s. 127. Resail İbni Abidin s. 158-171)(1)
Vakıflara verilen ücret ya da Kur’an kurslarında vazife yapan hocalara tahsis edilen maaş ise, onlar salih oldukları için değil, hizmete mesai verdikleri, çalıştıkları içindir. Nasıl ki, bir okulda öğretmenlik yapan kişi ücretini alıyorsa, hizmetimizde de istihdam edilenlere belli bir ücret vermek gerekir.
Nitekim birçok kardeşimiz öğretmenliği, üniversite hocalığını veya memuriyeti bırakıp hizmet ediyorlar. Bu kardeşlerimiz gece gündüz demeden hizmet edip, az bir ücret alıyor. Aslında aldıkları ücret yaptıkları hizmetin karşılığı değildir.
Üstadımız hizmette kalanlara tayinat veriyordu. O zaman maddi imkânlar kısıtlı olduğu için, Üstad da çok cüz’î bir ücret veriyordu, imkânlar fazla olsa idi elbette fazla verecekti. İki konu iltibas edilebiliyor.
Mesela, hizmet ehli bir kardeşimize, birisi hediyeler verse ve "Bana dua et." derse, o zaman hassasiyet gerçekleşmiş olur. Ama bir müessesede hizmet edenler, salih oldukları için değil, çalıştıkları için ücret alıyorlarsa, bunda hiçbir sakınca olmaz.
Kaldı ki, ehl-i hizmet kişilere belli bir ücret verilmezse, onlar geçimlerini nasıl temin edecekler? Bu insanlar bütün mesailerini hizmete harcıyorlar. Aksi hâlde kimse hizmette kalmaz ve devlette veya özelde çalışır. O zamanda bu mühim hizmet sekteye uğrar.
Hülasa olarak, herhangi bir müessese ya da kuruluşta bütün mesaisini ya da mesaisinin belli bir kısmını sarf eden birisinin ücret ve maaş almasında herhangi bir sakınca yoktur.
İkinci Mektup'ta daha ziyade ibadet ve hasbîlik esasına dayanan hizmetlerde ücret almanın doğru olmadığına işaret ediliyor.
1) bk. Sorularla İslamiyet Web Sayfası, erişim: 15.01.2022/Saat: 10.30.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü
Yorumlar