Kütüb-ü Sitte'de Efendimizin Hz. Aişe annemizle dokuz yaşında evlendiği yazıyor. Bu evliliğin hikmetlerini Bediüzzaman Hazretleri açıklamış mıdır?
Değerli Kardeşimiz;
Resul-i Ekrem Efendimiz (asm) nübüvvetinden on yıl sonra, elli yaşında iken, eşi Hz. Hatice (ra) validemiz vefat etti. Peygamber Efendimiz (asm.) kendisine hem ev işlerini yapacak hem çocuklarının bakımına yardımcı olacak, hem de İslâm’a davet faaliyetlerinde destek olacak eşlere ihtiyacı vardı. Bunun için bir yandan yaşlı ve dul bir kadın olan Sevde’yi, öte yandan da en yakın arkadaşı olan Hz. Ebu Bekir (ra)’in kızı Hz. Aişe (ra)’yi istetti ve hicretten sonra da evlendi.
Allah Resûlünün (asm) hane-i saadetleri hanımlar için âdeta bir mektep haline gelmiş idi. Risaletpenah Efendimizin aile hayatı, yeme ve içmesi gibi halleri, ancak ezvac-ı tahirat vasıtasıyla bilinir ve anlaşılır. Bu bakımdan müminlerin anneleri olan bu hanımlar, İslam’ın tesisinde o ulvi ve kudsî vazifeyi omuzlarına almış, bazıları birçok hadis rivayet etmiş, Hz. Peygamber’den almış oldukları feyiz ve kemalatı ve kadınlarla alakalı meseleleri etrafa duyurmuş ve bilhassa kadınların irşadına vesile olmuşlardır.
Hz. Peygamber (asm), dinin kadınlarla alakalı olan mahrem kısımlarını hayâ ve edebinden dolayı izah edemezdi. İşte bu mühim vazifeyi diğer hanımlara talim edip anlatan onun mübarek eşleri olmuştur. Peygamber Efendimiz (asm) bir hadis-i şeriflerinde şöyle buyurmaktadır:
“Dininizin yarısını Hz. Aişe’den öğreniniz.”(1)
Hz. Aişe validemiz çok zeki, dirayetli ve Hz. Peygambere uygun bir hanımdı. Nitekim Hz. Ebu Bekir, kızı Hz. Aişe’de çok üstün bir kabiliyet gördüğünden, onun Allah Resûlü ile evlenmesini ve böylece İslam’a ve Kur’an’a hizmet etmesini arzu etmiş ve Peygamber Efendimize Hz. Aişe validemizle evlenme teklifini kendisi yapmıştır.
Peygamber-i zîşan’a layık bir refika olan Hz. Aişe validemiz, müstesna bir fakih, mükemmel bir müfessir, çok değerli bir hadisçi ve fevkalade bir fesahat ve belağat sahibi idi. Resûl-i Ekrem’den birçok ahkâm-ı diniyyeyi talim ederek sahabe-i güzin ve tâbiine tebliğ etmiştir. Bu evlilik, Hz. Peygamber ile Hz. Ebu Bekir Efendimizin aralarındaki muhabbet ve dostluğu daha da artırmış, eşsiz sehaveti, hadiseleri ihatadaki sür’at-i intikali, vahye muhatap olmadaki zekaveti ile meşhur olan Hz. Ebu Bekir Efendimizi fevkalade mesrur etmiştir.
Resulullah Efendimiz (asm) Hz. Aişe (ra) ile evlendiği zaman onun yaşı on yedi veya on sekiz idi.
Bu konu, daha tafsilatlı bir şekilde Mevlâna Şibli’ nin “Asr-ı Saadet” kitabında geçer. (bk. İst. 1928. II, 997)
Hz. Aişe (ra)’nin evlendiği zaman yaşının büyük olduğunu, ablası Esma’nın biyografisinden kesin olarak anlıyoruz. Eski biyografi kitapları Esma’dan bahsederken diyorlar ki:
“Esma yüz yaşındayken, hicretin 73. Yılında vefat etmiştir. Hicret vaktinde 27 yaşındaydı. Hz. Ayşe ablasından on yaş küçük olduğuna göre, onun da hicrette tam on yedi yaşında olması icap eder. Ayrıca Hz. Ayşe, Hz. Peygamber’den önce Cübeyr’le nişanlanmıştı. Demek evlenecek çağda bir kızdı.”(2)
Dipnotlar:
1) bk. Acluni, Keşfü'l-Hafa, h.no: 1198, I, 374.
2) bk. Hatemü’l-Enbiya Hz. Muhammed ve Hayatı, Ali Himmet Berki, Osman Keskioğlu, s. 210.
İlave bilgi için tıklayınız:
- Peygamber Efendimizin zevceleri kaç tanedir; çok evlenmesinin hikmeti nedir?
- Hz. Ayşe / Aişe validemiz, Peygamber Efendimiz ile evlendiğinde kaç yaşındaydı?
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü
Yorumlar
Muhterem abilerim, cevabınız için Allah razı olsun. Bu bahsettiginiz ablasıyla kıyasla yaşını okumuştum Hz.Aişe (r.a) annemizin. Fakat Kütüb-i Sitte'de İbrahim Canan'ın yazdığın da dokuz diye geçiyor. Hangisi doğru?
1 - Hz.Muhammed son hak din olan İslam'ın peygamberidir. Sayısız mucizeler ve deliller bunu isbatlar.
2 - Peygamberler hata yapmaz.Hz.Muhammed de bir peygamberdir. Dolayısıyla oda hata yapmaz.
3 - Allah onun çok evlilik yapmasına izin vermiştir.
4 - Peygamberimiz gençlik döneminde Hz.Hatice gibi ihityar bir kadınla iktifa etmiştir. Dolaysıyla daha sonraki evlilikleri nefsani olmayıp, İslam'ın aile hayatı gibi mahrem konulardaki ahkamını Müslümanlara öğretmek amacıyladır. Buda ancak nikahlı eşler vasıtasıyla olabilir, başka kadınların bu işi yapması mümkün değildir. Hem İslam dinindeki kadın erkek arasındaki mahremiyet buna izin vermez.
5 - Peygamberlik yüksek bir makamdır. Kadınlar peygamber olamaz ama peygamber eşi olabilir. Bir kadının peygamber hanımı olması büyük bir şereftir ve makamdır. Bu sayede daha çok Müslüman kadının bu şerefe nail olması amaçlanmıştır.
6 - Dinimizde bir kişinin kendisinden yaşlı veya genç biriyle evlenmesi caizdir, haram değildir. Özellikle Arap toplumunda kızlar çabuk olgunlaştığı için kendinden daha genç kadınla evlenmek yaygındı.
Selamün aleyküm Kütüb-ü Sitte'deki 9 yaş açıklaması kafasına takılan arkadaşlar şu yazıyı okursa bütün şüpheleri ortadan kalkacaktır vesselam...
Diri diri kız çocuklarını toprağa gömen cahiliye Arapları genel itibari ile kız çocuklarının yaşlarını tutmazlardı. Toplumun tüm kınamasına rağmen kızlarını gömmeyip onları büyütenler, çocukları buluğa erdiklerinde Daru’n-Nedve’de bir tören düzenler ve kızlarının artık büyüdüğünü halka ilan ederlerdi. Eğer bu uygulamayı esas alırsak, Hz. Aişe’nin 9 yaşında evlendiği iddiasını, “9 yıldır ay hali görüyordu” şeklinde anlamak gerekecektir. 9 yıldır ay hali görmesi ve bir 9 yılda çocukluk dönemini dikkate alınca, Hz. Aişe validemiz evlendiğinde 18 yaşlarında bir genç kız olduğu anlaşılacaktır.
-Muhammed Emin Yıldırım Hoca
Bu mesele ,geçmişte bazı mülhidlerin ağzına pelesenk ettikleri konuların başında gelmekteydi.Dikkatimizi çeken ;geçmiş kitaplarda da bu izdivacın Aişe validemiz 9-10 yaşlarında iken gerçekleştiği ve bunun hikmetleri üzerinde durulmasıdır.Hatta diyebiliriz ki bir övünç olarak bile görülmüş Hz. Aişe'nin çok küçük yaşta ki keskin zekası nazarı itibara verilmiştir.İyi niyetle de olsa tabii gerçekleri gözardı etmemek gerekir. Arabistanda da olsa , şeri olarak mahsuru olmasa da tabii gelişime uygun olmayan izdivacın Allah Resul'u asm tarafından yapılamayacağı gerçeğidir.Bu nedenle 17-18 yaşların da olduğunu ifade eden kaynaklar muteber kabul edilmelidir.Ve öyledir de.
Evliliğin Hz.Aişe nin ra iyice serpilmesi için 3-4 yıl beklendikten sonra yapıldığını da unutmamak gerekir.O dönemde Arap geleneğin de; Kadınların Sıcakların ve zor şartların tesiri ile erken yıprandığını bu sebepten erkeklerin kendilerinden oldukça genç kadınları tercih ettiğini de biliyoruz.
Bir açıklamaya açıklık getirmek amacıyla; Peygambarler de hata yapar,ancak İsmet sıfatını taşıdıklarından ASLA GÜNAH işlemezler. Onlardan sudur eden hatalar bizimkileri gibi gafletten değil belki vazifelerinin ağırlığı sebebiyle gösterdikleri hassasiyettendir. Istılahta bu hatalara ZELLE denilmektedir.Bazı Alimler Allah Resul'ünün ASM hastalığı ve yüksek ateşten dolayı çektiği ızdırabın ZELLE lere kefaret olduğunu delil olarak ..'' Yüce dosta gitmeden önce Kızı Fatıma asm validemize -- Üzülme kızım Babana Dünya ve Ahirette bundan başka AZAP yok -- demesini gösterirler. Günaha sebep vermeyen hataların bile Allahu Tealanın ADİL sıfatı ve İsmi muktezası, İstisna olamayacağını ifade ederler.Hadiste geçen Azap kelimesinden böyle bir yorum çıkarırlar.Gerçeği sadece Allah cc bilir.
Selam ve Dua ile.
Hz. Aişe annemizin 9 yaşında evlendiği sahih hadisle sabit iken. Banane insanların yorumlarından bana ayet hadisle konuş. İlla nefsimizin hoşuna mı gitmesi gerekiyor? Ölçümüz ne zaman dinsiz ateistler oldu da allahtan değil onlardan çekinir olduk? İman burda belli olur zaten. Ayrıca; evlilik yaşı erkenlik yaşı değil mi zaten? Burda akla ters ne var?
Eski Araplarda ergenliğe giren bir kız çocuğu için bir merasim yapıldığı ve kız çocuklarının âdet gördükten sonraki yaşları ile bilindiği şeklinde bir âdet vardır. Hazreti Aişe (ra) annemiz 10-11 yaşında ergenliğe girdiğini düşünürsek yaşının 19-20 olduğu sabit olur.
Ayrıca evlilik yaşı dinlere, topluma ve kültürlere göre değişiklik arz eden bir olgudur. Bir toplumda normal görülen bir adet başka bir toplumda anormal telakki edilebilir. Şimdilerde küçük yaşlarda ki bir kızı evlendirmek günümüzün şartlarına ve örfüne göre mümkün değildir.
Ayrıca olgunlaşma yaşı dönemlere, coğrafya ve iklimlere göre farklılık arz edebiliyor. Bundan elli yüz yıl önce 12-13-14-15 yaşlarında evlenmek normal görülürken şimdilerde normal görülmüyor. Bunu dinin bir rüknü bir farzı bir emri gibi göremeyiz. Bu birazda dönemin özüne ve ruhuna bırakılmış bir konudur.
Bir takım tarihî kaynaklarda Hz. Aişe’nin Milâdî 672 yılında, 67 yaşında vefat ettiğini belirtmektedir. Ahmed İbn-i Hanbel de vefat tarihi 672’yi teyit etmektedir. Hz. Aişe’nin vefat ettiğinde 67 yaşında ise, Hicret’in gerçekleştiği 622 yılında 17 yaşındadır. Yani evlendiğinde 9 değil, 19 yaşında olduğu ortaya çıkmaktadır.
Hz. Muhammed’e (asm) Peygamberlik 40 yaşında verilmişti. Hz. Aişe’nin de peygamberlikten 5-6 yıl önce, 605 yılında doğduğu kabul edilirse, evlendiğinde iddia edildiği gibi 9 yaşında değildir. Aksine 19 yaşında olması gerekir.