"Nübüvvet gayet ağır ve büyük bir mükellefiyettir. Melekat-ı akliye ve istidadat-ı kalbiyenin inkişafı ve tekemmülü ile o ağır mükellefiyet tahammül edilir." cümlelerini izah eder misiniz?
Değerli Kardeşimiz;
Nasıl ki insan, bir işte tekâmül edip gelişiyor ve uzmanlaşıyor ise; insanın akıl ve kalp gibi latifeleri de inbisat edip inkişaf ediyorlar. Bir bebek büyüdükçe, aklı, kalbi ve duyguları gelişip tekemmmül ediyor.
Mesela; insanın kalbi çocukluk döneminde oyuncaklara müteveccih iken, delikanlı çağına geldiği zaman karşı cinse yönelir, biraz daha inkişaf ettiği zaman farklı sevgi ve hürmet duyguları ortaya çıkar ve hakeza.
Kalbin istidadı, muhabbet ve tasdik makamıdır. Yani insan neyi sevip neyi kabulleneceğini kalbi ile yapar. İşte kalbin kabiliyeti bu manadadır.
Yine insanın aklı, çocukluk döneminde basit sualleri sorup onların cevabını ararken, ilerideki yaşlarda, müşkil suallerle meşgul olmaya başlıyor. Bu da gösteriyor ki; aklî melekeler, yani kabiliyetler, yaş ilerledikçe tekâmül edip gelişiyor.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü
Yorumlar