"Şeytanları dahi hayrette bırakan radyoyla bağırılacak, haber verilecek." İzah eder misiniz?
Değerli Kardeşimiz;
"Hem meselâ, meşhur olmuş ki, İslâm Deccalı öldüğü vakit ona hizmet eden şeytan, İstanbul'da Dikilitaş'ta bütün dünyaya bağıracak ve herkes o sesi işitecek ki, "O öldü." Yani pek acip ve şeytanları dahi hayrette bırakan radyoyla bağırılacak, haber verilecek."(1)
Bu cümlede, radyo gibi harika bir nimetin insanların ve şuur sahibi varlıkların üstünde bıraktığı hayret ifade ediliyor. Hiç görülmemiş ve bilinmeyen bir icat takdim edildiği zaman, insan nasıl ağzı açık bir şekilde hayret ediyor ise, aynı hayret cinler ve şeytanlar için de geçerlidir.
"Senin bu haline kargalar bile güler" ifadesinde olduğu gibi, "Şeytanları dahi hayrette bırakan..." ifadesi ile radyonun insan üzerindeki hayretinin büyüklüğüne ve genişliğine işaret ediliyor.
(1) bk. Şualar, Beşinci Şua.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü
Yorumlar
Üstad'ın radyo ile ilgili bazı ifadeleri:
"Kardeşim, sen her tamir ettiğin radyodan çıkan Kur’an harfi sayısınca sevap alıyorsun!" (İhsan Atasoy -MUSTAFA SUNGUR, Üstadın Manevi Evladı, Fena Fi´n Nur KİTABI-sayfa 287)
"Radyo bir nimet-i İlâhiye’dir." (Necmeddin Şahiner- SON ŞAHİTLER-3 KİTABI- sayfa 92)
"Teyp ve radyo imana Kur'an'a çok hizmet edecek." (Ömer Özcan - AĞABEYLER ANLATIYOR- 6 KİTABI - sayfa 48)
"Evladım, sen bizim böyle tarassut altında olduğumuza bakma. Bir gün gelecek, Risale-i Nurlar hürriyetine kavuşacak; serbestçe yazılacak; bütün dünyada okunacak ve kitapçılarda serbestçe açıktan satılacaktır. RADYO, Risale-i Nur’u bütün dünyaya ilan edecek, OKULLARDA DERS KİTABI HALİNDE okutulacaktır. Siz de okuyacaksınız." (Ömer Özcan - AĞABEYLER ANLATIYOR-2 KİTABI - sayfa 45)