Üstad, bir kısım ciddi talebelerinin şüheda hayatına mazhar olabileceğini söylüyor. Ama bunlara berzahta sual soruluyor. Halbuki şehitlere kabir suali olmaz deniliyor?
Değerli Kardeşimiz;
"Kalemle Nurlara hizmet ve sadakatle talebesi olmanın iki mühim neticesi vardır: Âyât-ı Kur'âniyenin işaretiyle, imanla kabre girmektir. Bütün şakirtlerin mânevî kazançlarına, Nur dairesindeki şirket-i mâneviye sırrıyla, umum onların hasenatlarına hissedar olmaktır."
"Hem bu talebesizlik zamanında, melâikelerin hürmetine mazhar olan (haşiye) talebe-i ulûm-u diniye sınıfına dahil olup âlem-i berzahta -tâlihi varsa, tam muvaffak olmuşsa- Hâfız Ali ve Meyve'de bahsi geçen meşhur talebe gibi; şühedâ hayatına mazhar olmaktır."
"Haşiye: Bazı ehl-i keşfin kat'î müşahedesiyle sabittir."(1)
Şehitlik hayatına mazhar olmak her noktada şehid gibi olmayı iktiza etmiyor. Yani bazı has talebeler kabirde şehidin makamı gibi yaşayabilir. Ama bu tam manasıyla onun şehid olduğu demek değildir. Bu yüzden, has talebelerin kabir sualine tabi olmaları ile şehid makamında yaşamaları arasında bir zıtlık yoktur. Yani "şehid olmak" ile "şehid hayatına mazhar olmak" iki farklı durumdur, iltibas edilmemeli.
(1) bk. Emirdağ Lâhikası-I, 142. Mektup.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü