"Akıl karşılarına çıktı, dedi: 'Ben de hisse isterim. Sizin gibi uçamam..." Burada geçen "Ayaklarım delildir, hüccettir." ne demektir?
Değerli Kardeşimiz;
Akıl, daha çok müşahhas ve beş duyumuz ile hissedebildiğimiz şeyler üzerinden hareket ederek neticeye varır. Akıl duymadığı, hissetmediği şeyler üstünde hareket etmekte zorlanır. Bu sebeple ayet ve hadisler aklın gidemediği yerlerde; âdeta ona göz, kulak, el ve ayak olurlar.
Nasıl ki küçük bir çocuk, meyve ağacına yetişip meyveyi koparamaz; onu babası yukarıya kaldırır ve meyveyi koparmasına yardımcı olursa, aynı şekilde akıl, müteal ve mukaddes âlemlerin keyfiyetini anlamakta zorlandığı zaman, devreye ayet ve hadisler girer, onun anlamasına yardımcı olurlar.
Aklın ayakları, muhakeme ölçüleri ve mantık esasına dayanan şeylerdir ki, bunların hepsi maddî âlemin içinde ve eşyanın aralarındaki münasebetlerin neticeleridir. Bu yüzden, akıl maddî ayaklarını kesip gayb âlemlerde seyir yapamaz. Ancak gayb âlemlerin benzer münasebetlerini maddi âlemde kıyas yolu ile anlayabilir.
Mesela, bir insanın altmış yıllık amellerinin bir sayfada neşredilmesi, mahşer gününün dehşetli ve aklın haricinde olan bir meselesidir. Akıl bunu anlamakta zorlanırken, ayet onun benzerini dünya hayatından misal vererek hazmını kolaylaştırıyor. İnsanın tırnak kadar hafızasına ciltlerle kitabın yerleştirilmesi, küçücük çekirdeğe koca ağacın tarihçe-i hayatının dercedilmesi gibi misaller, bir sayfada neşredilecek amel meselesini akla kolaylaştırır. Kalp ve hayal, akıl gibi maddeye mahpus olmadıkları için, onlar bir derece serbest hareket ediyorlar.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü