"Belki ceset ruhun hanesi ve yuvasıdır, libası değil. Belki ruhun libası, bir derece sabit ve letafetçe ruha münasip bir gılâf-ı latifi ve bir beden-i misalisi vardır." İzah eder misiniz?

Cevap

Değerli Kardeşimiz;

Ruhun mahiyetini tam bilemediğimiz gibi, onun “gılâf-ı latifi ve beden-i misalisi” hakkında da fazla bir şey söyleyemeyiz. Ancak, meleklerin ruhani varlıklar olduğu noktasından hareketle şöyle düşünebiliriz:

Meleklerin müstakil şahsiyetleri olduğu gibi, onları birbirinden ayıran ayrı birer gılafları da olmalıdır. Mesela, Cebrail (as.) ve Azrail (as.) beraber bulunduklarında, onları birbirinden ayıracak müstakil şahsiyetleri vardır. Aynı şekilde, berzah âlemine göçmüş ruhlar da birbirleriyle görüştüklerinde o latif gılaflar sayesinde görüşürler.

Bir yumurtanın iç kısmı ile kabuğu arasında ince bir zar olduğunu görüyoruz. Bu zar, o kalın kabuğa göre latif bir gılaf gibidir. Yumurtanın kabuğu ile özü arasına ince bir zar yerleştiren hikmet ve rahmet, ruha da ona münasip bir gılaf-ı latif giydirebilir.

Başta ifade ettiğimiz gibi, biz ruhun da gılafının da mahiyetini hakkıyla bilemeyiz...

Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yükleniyor...