"Ben Cebrail'in şahsını yalnız alâimü's-sema suretinde gördüm. Sesini işittim, sayfayı aldım, bu isimleri içinde buldum." İzah eder misiniz?
Değerli Kardeşimiz;
"Sonra Hazret-i Cebrail'in, Âlâ Nebiyyina (a.s.m.) huzur-u Nebevide getirip Hz. Ali'ye Sekine namıyla bir sayfada yazılı İsm-i Âzam, Hz. Ali'nin (r.a.) kucağına düşmüş. Hz. Ali diyor: 'Ben Cebrail'in şahsını yalnız alâimü's-sema suretinde gördüm. Sesini işittim, sayfayı aldım, bu isimleri içinde buldum.' diyerek, bu İsm-i Âzamdan bahs ile bazı hadisatı zikirden sonra tahdis-i nimet suretinde diyor ki..."(1)
Alâimü's-sema: Gök kuşağı demektir. Burada asıl mana gök kuşağı gibi semayı kaplamak manasınadır ve Hz. Cebrail (as)’in haşmetli suretine bir işarettir.
Sekine duasını sayfa şeklinde Cebrail (as), Peygamber Efendimiz (asm)'in huzurunda ve nezaretinde, Hazret-i Ali (ra)’in kucağına bırakıyor. Hazret-i Ali (ra), Cebrail (as)’in şahsını gök kuşağı suretinde gördüğünü ve sesini de işittiğini beyan ediyor. Bu İsm-i Azam makamında olan Sekine duasının bereketi ile İmam Ali (ra) birçok gaybîhâdiseleri önceden keşfedip beyan etmiş ve beyan ettiği gibi de çıkmış.
Nitekim Cengiz ve Hülagu fitnelerinden tâ ahir zaman alametlerine kadar işaretlerde bulunması ve hepsinin aynı ile çıkması bunun en müşahhas misalleridir.
(1) bk. Sikke-i Tasdik-i Gaybî, On Sekizinci Lem'a.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü
Yorumlar