"Biz, imanı kurtarmak ve Kur'âna hizmet için, Mekke'de olsam da buraya gelmek lâzımdı." Türkçe dil kaidelerine uymayan bir cümle yapısı var burada, izah eder misiniz?

Cevap

Değerli Kardeşimiz;

"Evvelâ: Biz, imanı kurtarmak ve Kur’ân’a hizmet için, Mekke’de olsam da buraya gelmek lâzımdı. Çünkü, en ziyade burada ihtiyaç var. Binler ruhum olsa, binler hastalıklara müptelâ olsam ve zahmetler çeksem, yine bu milletin imanına ve saadetine hizmet için burada kalmaya Kur’ân’dan aldığım dersle karar verdim ve vermişiz."(1)

Üstadımızın kendine mahsus bir üslubunun olduğu bilinen bir şeydir. Üstadımız zaman zaman Türkçe kaidelerini zorlayarak farklı bir dil kullanmaktadır. Hatta bazı kimselerden dolayı Risale-i Nuru bu yönden tenkit bile ediyorlar. Ama Üstadımız manayı esas aldığı için, lafız ve onun kalıplarına sathî nazar ile bakıyor.

Bu cümlede; “Ben imanı kurtarmak ve Kur'âna hizmet için” ifadesini kendine çok ağır ve tevazua uygun görmediği için, ben yerine biz ifadesini kullanıyor. Yani Üstadımız iman ve Kur’an hizmetinin ancak biz ile olacağını ifade etmiş oluyor. İman hizmetinde “ben” yok “biz” var.

"Risale-i Nur şakirtleri, ene'yi, nahnü'ye tebdil ettikleri, yani enaniyeti bırakıp, Risale-i Nur dairesinin şahs-ı mânevisinin hesabına çalışması, ben yerine biz demeleri ve ehl-i tarikatın fenâ fi'ş-şeyh, fenâ fi'r-resul ve nefs-i emmareyi öldürmek gibi riyadan kurtaran vasıtaların bu zamanda birisi de fenâ fi'l-ihvan, yani şahsiyetini kardeşlerinin şahs-ı maneviyesi içinde eritip öyle davrandığı için, inşaallah, ehl-i hakikatin riyadan kurtulmaları gibi, bu sırla onlar da kurtulurlar." (Kastamonu Lahikası)

İkinci cümlede ise şahsî durumunu ifade ettiği için "olsam" ifadesini kullanıyor.

(1) bk. Emirdağ Lâhikası-I, 145. Mektup.

Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü

Kategorileri:
Okunma sayısı : 2.509
Sayfayı Word veya Pdf indir
Bu içeriği faydalı buldunuz mu?

Yorumlar

Nurun fedaisi
Cevabınız için Allah razı olsun.. güzel izah etmişsiniz.. Selam ve dua ile..
Yorum yapmak için Giriş Yapın ya da Üye olun.
oğuzhangözüpek
Yüce ALLAH KUR'ANIMIZDA çoğunlukla BEN demez. BİZ der..... KADİR SURESİ AYET.1=Muhakkak ki Biz, O’nu (Kur’ân’ı) Kadir Gecesi’nde Biz indirdik....Araf Suresi, AYET. 136 : Biz de onlardan intikam aldık ve ayetlerimizi yalanlamaları ve onlardan habersizmişler (gibi) olmaları nedeniyle onları suda boğduk.....Kur'anımız yüce Allah'a AİT takdir,ifa,icraat vs vs soyut ve somut her türlü EYLEMİ anlatmada hep ÇOĞUL ifadeler kullanır. Hatta bazı ART NİYETLİ inkarcılar bu anlatım tarzını göstererek İNKARLARINA delil göstermişlerdi. ...... Alimler BU ÇOĞULCU İFADELERDEN yola çıkarak AZAMET göstermesi ,Meleklerin şahitliği GİBİ anlamları nazara vermişlerdir. ZARİYAT.56 DA = İnsanları ve Cinleri ancak BANA ibadet etsinler diye yarattım '' da olduğu gibi BEN,BANA gibi zamirlerde kullanılmıştır. ULUHHİYET içeren EYLEM ,TANIM vs larda Yüce ALLAH tekil tanımlar kullanmaktadır. Mesela İHLAS suresinde olduğu gibi. ZATINA has isim ve sıfatlar KENDİ Uluhhiyetini TARİF ETMEKTEDİR. Zatı tek ve benzersiz olduğundan elbette TEKİL zamir kullanılacaktır. ÜSTAD Mekke'den Buraya gelmeyi BEN olarak anlatırken,İMANA Hizmeti BİZ olarak zamirlendirmiş-ki işin doğrusu da böyledir. İMAN Hizmeti BEN ile değil BİZ ile yapıldı. ALLAH O BİZLERDEN ebediyyen razı olur İNŞALLAH.
Yorum yapmak için Giriş Yapın ya da Üye olun.
kulcoşkun
Cevap mükemmel, demek ki hizmeti düşünürken biz demeliyiz. Yoksa, bu kadar lahikayı yazan birinin böyle basit hata yapması düşünülemez. belki hata olarak düşündüğümüz şeyden bile ders çıkarmalıyız.
Yorum yapmak için Giriş Yapın ya da Üye olun.
kulcoşkun
Üstad, aynı işi sonraki cümlede de yapıyor ve orada da birinci çoğul şahsı kullanmış. "Binler ruhum olsa...karar verdim ve vermişiz."(1)" Yani, bu iki cümleye birden bakmak lazım zaten sitedeki abiler cevabını vermişler.
Yorum yapmak için Giriş Yapın ya da Üye olun.
Yükleniyor...