"Bu âlemin Saniinin pek mühim ve hayret verici ve gizli kemalatı vardır; bu harika sanatlarla onları göstermek ister." Ne demektir?

Cevap

Değerli Kardeşimiz;

Marangozluk kabiliyeti olan bir insan bu kabiliyetini ahşaba yansıtmadığı sürece bu kabiliyet gizlidir ve mahfi bir kemaldir. Bir ressam resim çizme yeteneğini tuvale yansıtmadıkça ve bunu insanlara göstermedikçe bu gizli bir kemalattır.

Bilkuvve olan yetenek ve kabiliyetler, ancak bilfiil olarak görünür. Yani eser ve sanatlar üzerinde görünür ve bilinir hâle gelir. Bu kabiliyet ve kemale dair özellikler, icraat ve eser vermezlerse gizli ve mahfi kalırlar.

Üstad'ımız bu manayı aşağıdaki kudsi hadisin lafzındaki derinlikten çıkarmaktadır.

“Bilinmeyen gizli bir hazine idim, bilinmek istedim, bilineyim diye halkı (kâinatı) yarattım.” (Aclûnî, II, 132)

"Gizli kemalat" ancak "sanatlı varlıklarla" gösterilir ve bildirilir. Allah da bütün şuunat, sıfat ve isimlerini kâinat sahnesinde tecelli şeklinde sahneleyerek şuur sahiplerine kendini bildiriyor tanıtıyor.

İlave bilgi için tıklayınız:

- Ben bilinmeyen (gizli) bir hazine idim, bilineyim istedim... diye devam eden hadisin kaynakları var mı?

- Allah'ın, kainatı yaratmasının hikmeti; "Ben gizli bir hazine idim bilinmek istedim" kudsi hadisi ile ifade ediliyor. Fakat kendisinin, görerek değil de, gaybi olarak, akli nakli delillerle tanınmasını istiyor. Tanınmak isteyen neden gizleniyor?

- "Gizli hazine-i maneviye hükmünde olan Esma-i Rabbâniyenin cevherlerini idrak terazisiyle tartmak, kalbin kıymetşinaslığı ile takdirkârane kıymet vermektir." İzah eder misiniz?

Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü

Kategorileri:
Okunma sayısı : 367
Sayfayı Word veya Pdf indir
Bu içeriği faydalı buldunuz mu?

BENZER SORULAR

Yükleniyor...