"Muhabbet şu kâinatın bir sebeb-i vücududur." ifadesi ile bu sırda geçen “rahmetin tezahüratı” arasında nasıl bir ilgi vardır?

Cevap

Değerli Kardeşimiz;

Bir hadis-i kutside,

“Ben gizli bir hazine idim, bilinmek istedim ve mahlukatı yarattım.” (bk. Acluni, Keşfü'l-Hafa, II, 132.)

buyuruluyor. “Bilinmek istedim” diye tercüme edilen kısmın aslı; “bilinmeye muhabbet ettim” şeklindedir.

İşte “Muhabbet şu kâinatın bir sebeb-i vücududur.” cümlesi bu muhabbete işaret etmektedir. Bu muhabbet ise varlıkların yaratılmasının sebebi olduğu gibi, onlar için büyük bir rahmettir de. Nitekim “Rahmetim gazabımı geçti.” (bk. age., I, 448.) hadis-i kutsisine bazı büyük zatlar şöyle bir mana da vermektedirler:

"Cenâb-ı Hakk’ın zatı her türlü ihtiyaçtan münezzeh olmakla birlikte, esmasını tecellisiz bırakmamayı rahmetiyle diledi ve mahlukatı yarattı. Aksi olsaydı, her şey yoklukta kalmaya mahkûm olacaktı."

Üstad Hazretleri bu rahmeti ve bu muhabbeti hakikat-i mahbube” olarak ifade eder.

Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü

Kategorileri:
Okunma sayısı : 7.138
Sayfayı Word veya Pdf indir
Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yükleniyor...