"Ders-i hakaik-i Kur'aniye ile meşgul olduğum miktarca, Şeyh Said hadisatı zamanında vesveseli hükümet, hiçbir cihette bana ilişmedi ve ilişemedi." cümlesini yorumlar mısınız?
Değerli Kardeşimiz;
"Mesela, bu biçare Said, Van'da ders-i hakaik-i Kur'âniye ile meşgul olduğum miktarca, Şeyh Said hâdisâtı zamanında vesveseli hükümet, hiçbir cihette bana ilişmedi ve ilişemedi. Vakta ki neme lazım dedim, kendi nefsimi düşündüm, ahiretimi kurtarmak için Erek Dağında harabe mağara gibi bir yere çekildim. O vakit sebepsiz beni aldılar, nefyettiler; Burdur'a getirildim." (Lem'alar, Onuncu Lem'a)
Üstad Hazretleri, "Ben ne zaman Kur’an hakikatlerini düşündümse ve halisen ona hizmet ettimse bela ve musibetlerden muhafaza olunuyordum." diyor ve örnek olarak Şeyh Said hadisesini gösteriyor. Yoksa, "Şeyh Said hadisesine karışmadığım ve onu ihmal ettiğim için şefkat tokadı yedim." demiyor.
Yani Üstad Hazretleri "Şeyh Said Hadisesi hengâmında, iman ve Kur’an hakikatleri ile halisane meşgul olduğum için hükümet bana ilişmedi, ilişemedi." diyor. Hâlbuki Şeyh Said Hâdisesi siyasi çalkantının çok olduğu ve hükümetin daha ziyade ilişmesi gerektiği bir zamandır. Üstad Hazretleri buna rağmen; "Kur’an hakikatleri ile meşgul olmam beni hükümetin şerrinden ve zulmünden muhafaza etmiştir." diyor.
"Ne zaman Kur’an hakikatlerini ders vermek işini bıraktım, sadece nefsimi kurtarma telaşına düştümse, o zaman şefkat tokadına müstahak oldum." diyor.
Üstad'ın şefkat tokadı yemesinin sebebi; cemiyetin imanını kurtarmak vazifesini terk edip, şahsi kemalatı için gayret etmesidir.
"Neme lazım" ifadesi, bu şahsi kemalat için çabalamaya işaret ediyor. Yoksa bütünü ile neme lazım demiyor. Üstad Hazretleri sıradan bir evliya gibi inzivaya çekilip kendi manevi terakkisi için çalışacak birisi olmadığı için, Allah onun bu hâline şefkat tokadı olarak sürgün cezasını veriyor.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü
Yorumlar