"Dimağda merâtib-i ilim muhtelifedir, mültebise." Burada geçen ilim, hangi ilimdir?
Değerli Kardeşimiz;
"Dimağda merâtib-i ilim muhtelifedir, mültebise"
"Dimağda merâtip var, birbiriyle mültebis, ahkâmları muhtelif. Evvel tahayyül olur, sonra tasavvur gelir. Sonra gelir taakkul, sonra tasdik ediyor, sonra iz'an oluyor, sonra gelir iltizam, sonra itikad gelir." (Sözler, Lemeat, Dimağda merâtib-i ilim muhtelifedir, mültebise.)
Bir ham maddenin fabrikada üretim merhalelerinden geçerek mamül olması gibi, malumat da akıl fabrikasının farklı safhalarından geçerek ilim olur. “Dimağda meratib-i ilim muhtelifedir.” ifadesini bu şekilde anlayabiliriz.
Aklın bilgileri işleme safhaları şu şekildedir:
Malumat önce tahayyül (hayal etmek) edilir, sonra tasavvur (resmetmek), sonra taakkul (akletmek), sonra tasdik (onaylamak), sonra iz’an (kalbin sahiplenmesi), sonra iltizam (taraf olmak), en sonunda itikad edilir ki, bu safhaların en son hâli ve en son mahsulü iman, inanç ve itikattır.
Bir insan melekleri önce kafasında tahayyül yani hayal eder. Sonra arkasından tasavvur gelir, yani melekleri kafasında resmeder.
Sonra arkasından taakkul gelir, yani melek hakkında akıl ve mantık yürütür.
Sonra tasdik gelir, meleklerin varlığını kabullenme süreci gelir ve tasdik eder.
Sonra iz’an gelir, yani kalb ile aklın ortak mahsülünden meydana gelen basiret merhalesidir. Bu safhada melekler hakkında bir de basiret meydana gelmiştir.
Sonra iltizam gelir, iltizam bile bile bir şeyi doğru ve lüzumlu görüp taraftar olmak mânasına geliyor. Yani meleklerin varlığı ve kabul edilmesi, bu safhada taraf olma seviyesine gelmiştir.
Sonra itikad gelir ki, artık bu safha meleklere iman safhasıdır. Yani kişi artık meleklerin varlığı konusunda inanç sahibi demektir.
Tahayyül ile itikad arasındaki safhalar, dimağın malumatı inanca dönüştürme safhalarıdır.
İlave bilgi için tıklayınız:
- Dimağda İlim Mertebelerinin Mahiyeti (Video: M. KARAMAN)
- İnsan Bildiklerini Neden Yaşayamıyor? (Video: Dr. B. SABAZ)
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü