"Ehadiyet içinde vâhidiyet" nasıl oluyor?

Cevap

Değerli Kardeşimiz;

Allah’ın isim ve sıfatlarının iki tecelli mahalli vardır. Birisi: Kâinatın umumundaki büyük ve azametli tecelliyatıdır. Diğeri ise: Kâinatın bir cüz’ünde ve cüz’îsindeki küçük tecelliyatıdır.

Kâinatın umumunda tecelli eden o isim ve sıfatlar, çok azametli ve muhit olmasından, okunması ve ihata edilmesi herkese müyesser olmuyor. Onun için Allah, kâinatın umumundaki azametli ve muhit olan tecelli yazısını herkesin rahat ve kolaylıkla okuyabileceği seviyelere indiriyor.

İşte, kâinatın umumunda azamet ve kibriya ile tecelli eden isim ve sıfatlara vahidiyet; onun küçük bir modeli hükmünde olan cüz’ündeki tecelliyatına da ehadiyet deniliyor.

Vahidiyet; küllî ve umumî tecelliyattır. Ehadiyet ise, cüz’î ve hususî bir tecelliyattır.

Bu hakikate, şöyle bir temsil ile bakabiliriz.

Mesela; büyük bir denizin üstüne, denizi ihata edecek kadar büyük harflerle kelime-i tevhid yazılsa, bu yazıyı okuyabilmek için, denizi kuşbakışı ihata edecek bir mevkie çıkmak lazımdır. Ama buna herkes güç yetiremeyeceği için, o yazıyı yazan zat, aynı mânayı ifade eden o yazıyı, denizin damlalarına da yazıyor. Böylece her nazar sahibi, o denizin umumu üstündeki yazıyı damlalar vasıtası ile okuyor ve o denizin üstündeki haşmetli yazıya intikal ediyor. Aksi halde, damla olmasa, o yazıyı okuması mümkün değildir.

İşte, deniz kâinattır. O yazı ise; Allah’ın isim ve sıfatlarının tecellisidir. Damla ve üstündeki aynı yazı ise, kâinatın umumundaki o tecellilerin cüz’ündeki tecellisidir. Deniz vahidiyeti; damla ise ehadiyeti temsil ediyor. Bütün nebatat veya umum çiçekler, vahidiyeti gösterir; küçük ve tek bir çiçek ise, ehadiyeti gösterir. Vahidiyetin ehadiyet içinde görünmesi bu mânadadır.

Vahidiyet, azamet ve kibriyayı; ehadiyet ise, cemal ve şefkati temsil eder.

Allah, âlemlerin Rabbidir, yani her şeyi terbiye eden O’dur. “Âlemlerin Rabbi” ve “Senin Rabbin”(1) ifadelerinde, “Senin Rabbin” tabiriyle ehadiyeti ve “Âlemlerin Rabbi” ile vâhidiyeti bildirir. Yani, “Ey Peygamber! Seni terbiye eden kim ise, her şeyi ve bütün âlemleri terbiye eden de O’dur.”

Benzeri bir mânayı Ashab-ı Kehf'in aşağıdaki ifadelerinde görürüz. Bu gençler putperest hükümdarın huzurunda, tevhid hakîkatini şöyle haykırırlar:

"Rabbimiz, göklerin ve yerin Rabbidir. O'ndan başkasını asla ilâh olarak kabul etmeyeceğiz."(Kehf, 18/14)

Yani, gökleri ve yeri terbiye eden kim ise, bizi terbiye eden de O’dur. Her şeye Rab olmayan, bize Rab olamaz, “Sizi ben terbiye ettim” diyemez.

İşte Allah’ın gökleri ve yeri terbiye etmesi Vahidiyet, her bir varlığı ayrı ayrı terbiye edip alakadar olması ise, Ehadiyet tecellisidir.

Keza, koca ağacın meyvesinde bütün hususiyetleriyle bulunması gibi, şu muhteşem kâinat ağacı da her bir insan meyvesinde bulunmaktadır. Birincisi vahidiyet, ikincisi ise ehadiyet tecellisidir. Hz. Peygamber (asm) en mümtaz varlık olması itibarıyla, ehadiyetin en parlak tecellisine mazhardır.

(1) Mesela bk. Fatiha, 1/1 ve Nahl, 16/68)

Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü

Kategorileri:
Okunma sayısı : 8.700
Sayfayı Word veya Pdf indir
Bu içeriği faydalı buldunuz mu?

Yorumlar

Adem68474

Ehadiyet içinde Vahidiyet olduğu gibi Vahidiyet içinde Ehadiyet Nasıl gözükür?

Yorum yapmak için Giriş Yapın ya da Üye olun.
Editor (Muaz)

Vahidiyet içinde ehadiyet genelden özele soyuttan somuta iniş şeklinde olur. Mesela bütün kediler miyavlar vahidiyet olurken Ahmet'in kedisi miyavlar ehadiyet oluyor. Tüme varım tümden gelim gibi. 

Yorum yapmak için Giriş Yapın ya da Üye olun.
EmrullahNursoy

Vahidiyet icinde ehadiyet , ehadiyet icin de vahidiyet nasil oluyor ? Rabbim benimle olup ayni zaman da baskalariyla nasil oluyor ? Ayni zamanda benim kaderimi yazmisken ve cevremdeki olaylar birbirine karismazken ayni zamna da basklarinin hayati da ayni sekilde duzgun birbirine karistirmiyor ?

Yorum yapmak için Giriş Yapın ya da Üye olun.
Editor (Muaz)

Güneş bir ve tek olmasına rağmen nasıl bütün okyanusların denizlerin üzerinde ısı ve ışığını ve ışığında ki yedi rengini aynı anda noksansız şaşırmadan tecelli edip yansıtabiliyor ise ki bu vahidiyeti temsil ediyor aynı güneş küçük bir damla küçük bir kabarcık üstünde de aynı ısı ve ışığını ve ışığı içinde ki yedi rengini yansıtıp tecelli ediyor ki bu da ehadiyeti temsil ediyor.

Güneş gibi yarı nurani çok noksan bir mahluk bu şekilde bir tecelliye mazhar olabiliyor ise eksik ve noksanlıklardan münezzeh ve mukaddes olan nurul envar olan Allah aynı anda bütün kainatı rububiyeti ile tedbir ve idare ederken küçük bir zerreyide aynı rububiyeti ile ile idare eder bir işi bir işine mani olmaz.

Kainatı birden ve umumen idare ve tedbir edip her şeyin yanında hazır ve nazır olması vahidiyeti temsil ederken küçük bir atomu küçük bir mikrobu aynı anda tedbir ve idare etmesi onun yanında hazır ve nazır olması da ehadiyeti temsil eder. Bir iş diğer işe mani olmaz hepsini aynı anda tedbir ve idare eder.

Bir ağacın tek kökü tek merkezi var ama binlerce yaprak, çiçek ve meyveleri bulunuyor ağacın kökü ve merkezi bir ve tek olmasına rağmen her bir çiçek ve meyvenin yanında hazır ve nazır ve onlara hayat veriyor onların her haline müteveccih bir yüzü bulunuyor ağacın köküne ve merkezi için bir meyve diğer meyveye engel teşkil etmiyor ağacın kök ve merkezin aynı anda birden bütün meyve çiçeklerle ilgilenilmesi onların hepsinin yanında hazır ve nazır bulunması vahidiyeti temsil ederken her bir meyve ve çiçekle ayrıca ve özel bir şekilde ilgilenmesi de ehadiyeti temsil ediyor. Şayet bir meyve ya da çiçek kök ve merkezi sadece kendine bağlasa kendi ile meşgul etse o zaman diğerleri kurur hayatsız kalır yok olur. Oysa ağaçlarda böyle bir durum söz konusu değil.

Ağaç gibi çok kayıtlarla kayıtlı maddi bir varlık böyle muazzam işlere mazhar olsa vahidiyet ve ehadiyetin örneklerini maddi bir surette gösterse maddeden münezzeh kayıtlardan mukaddes sıfatları ezeli ve ebedi olan Allah’ın bir anda bütün kainatı ve bir tek zerreyi mükemmel ve şaşırmadan tedbir ve idare etmesi elbette daha kolay daha ehven daha makuldür.

Ezeli ve sonsuz olan irade, ilim ve kudret aynı anda sayısız varlıkları tedbir ve idare etme konusunda zaafa düşmez, hata yapmaz, şaşırmaz, bir işi bir işine mani teşkil etmez. Teşkil etse ezeli ve sonsuz olamaz.

Yorum yapmak için Giriş Yapın ya da Üye olun.

BENZER SORULAR

Yükleniyor...