"Esrar-ı İmaniye" ne demektir?

Cevap

Değerli Kardeşimiz;

İman; Allah’a O’nun bildirdiği gibi inanmakla kalpte parlayan bir nurdur.

Allah’a iman etmekle böyle bir üstünlüğe ulaşan kişi, “Rabbine nasıl şükür ve ibâdet edeceği, neleri konuşup neleri söylemekten kaçınacağı, neye bakıp neye bakmayacağı” gibi nice suallerinin cevabını da imanın diğer iki rüknünde, yâni kitaplara ve peygamberlere imanda bulur. İşlerini, hareketlerini, düşüncelerini ve ahlâkını Kur’âna göre tanzim etmeye ve bu konuda yegâne rehber olan Allah Resulüne (asm.) mutlak mânada itaat etmeye başlar. Böylece iman şerefine, salih amel ve güzel ahlâkı da ilave etmiş olur.

İmanda, mücerret akıl ile görülemeyen latif, batıni ve hafi bütün güzelliklere, bereket, huzur ve nimetlere umumi manada "esrar-ı imaniye" deniliyor. İnsanın herbir manevî azası ve latifesi, imandan ayrı bir haz ve ayrı bir lezzet alır. Meselâ; kalbin imandan aldığı haz; haşyet ve muhabbet iken, vicdanın imandan aldığı haz ise; emniyet ve huzurdur.

Çok insanlar imanın bu ince ve latif noktalarını zahiri bir şekilde göremez ve bilemez. İşte insanların ekseriyetle görüp bilemediği bu manevî haz ve lezzetler, imanın sırlarındandır.

Bir gecede bin rekât namaz kılıp, senenin ekseriyetini oruçla geçiren büyük zatların bu tahammül edilmesi zor amelleri işlemesinde, imanının gizli ve güzel sırları en büyük bir kuvvet ve bir müşevviktir. Şayet imanın o yüksek sırlarını bizler de tadabilsekdik, biz de o amellere bir nebze tahammül edebilirdik.

Esrar-ı imana, imanın kuvvet ve keyfiyeti nazarı ile de bakılabilir. İman kuvvet kazandıkça imanın kemali ve latif güzellikleri de açığa çıkmağa başlar.

Bir kitapta yazılan bütün ilmî hakikatler ancak ışıkta okunabilir. Karanlık, bütün bu mânâları perdeler ve okunup anlaşılmalarını engeller. İman nûru da İlâhî eserlerin okunup anlaşılmalarını temin eder. İmanlı bir insan, kendisine Allah’ın eseri, O’nun kudret kalemiyle yazılmış çok hikmetli bir mektup olarak görür. Bir harf kâtipsiz olamayacağı gibi insan gibi her âzâsı hakkında ciltlerle kitaplar yazılmış bir ilim ve hikmet hazinesinin kendi kendine yazılmış olamayacağını bilir. Allah’a intisab etmekle bütün bu mânâları O’nun ilim ve hikmet tecellileri olarak değerlendirir. Başkalarına da aynı hakikati ders verir.

Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü

Kategorileri:
E
Okunma sayısı : 4.222
Sayfayı Word veya Pdf indir
Bu içeriği faydalı buldunuz mu?

Yorumlar

Adem68474
İmana dair sırlar Ehadiyete,Vahidiyete,Rubûbiyete veya Ulûhiyete dair sırlar olabilir mi izah edermisiniz
Yorum yapmak için Giriş Yapın ya da Üye olun.
Editor (Muaz)
Ehadiyet, Vahidiyet, Rububiyet, Uluhiyet, Şuunat vesaire hepsi imana dair sırlardandır. Bunların izahları sitemizde mevcut.
Yorum yapmak için Giriş Yapın ya da Üye olun.

BENZER SORULAR

Yükleniyor...