"Ezvacın, onların mülkü ve onlara mahsus olduklarına delâlet ettiği gibi, dünya kadınlarından başka حُورٌ عِينٌ ile tâbir edilen bir kısım kadınlar da onlar için yaratılmış..." İzah eder misiniz?
Değerli Kardeşimiz;
" 4 ﴾ وَلَهُمْ فِيهَا اَزْوَاجٌ مُطَهَّرَةٌ ﴿ Bu cümle 5 اَنَّ لَهُمْ جَنَّاتٍ تَجْرِى ...الخ cümlesine atıftır. Atfın tarafeyni arasında lâzım olan münasebetin iktizasınca, takdir-i kelâm şöyle olsa gerektir: 'Onlar, kendi cisimleri için bir meskene muhtaç oldukları gibi, kadınları için de bir meskene muhtaçtırlar.'
لَهُمْ kelimesi ihtisası ifade ettiği cihetle, o ezvacın, onların mülkü ve onlara mahsus olduklarına delâlet ettiği gibi, dünya kadınlarından başka 6 حُورٌ عِينٌ ile tâbir edilen bir kısım kadınlar da onlar için yaratılmış olduğunu îmaen gösteriyor."(1)
4: Onlar için orada tertemiz eşler vardır.
5: Onlar için altında nehirler akan cennetler vardır.
6: Güzel gözlü (ceylan gözlü) kadınlar.
Dünyada bir erkeğin birden fazla evlilik yapması fıtrî bir durum iken, bir kadının aynı anda çok erkeklerle evlenmesi gayr-ı fıtrî bir durumdur. Ahirette de aynı fıtrî kaide devam edecek. Yani dünyanın temel esasları ahirette de devam edecektir.
Cennet ehli olan bir erkek, yüz erkek kuvvetinde olacağı için, buna mebni lezzeti bulunacak. Yani kadının erkeği ona başka erkeklere ihtiyaç hissettirmeyecek, onu her hususta tam manası ile mutlu ve memnun edecektir.
Cennet erkeklerin hâkim olduğu bir yer değil, herkesin tam manası ile mutlu ve memnun olacağı bir ücret yeridir. Kadın cennette her arzusuna nail olacaktır. Üstelik kadın hurilerin efendisi ve hanım ağası olacak. Yani huriler sadece erkeğe değil, cennetlik kadına da hizmetçi olacak.
Meseleyi sadece nefsanî olarak anlamamak gerekir. Bazen bir dostla yapılan sohbetten alınan lezzet, maddî lezzetlerin çok fevkinde olabilir. Cennette öyle manevî sofralar var ki, maddî sofraları unutturur. Erkek huriden nefsanî olarak istifade edebilirken, kadın da ondan arkadaş, dost, hizmetçi şeklinde istifade edebilir. Bunu kadına haksızlık olarak düşünmek yanlıştır.
Ayetteki “onlar için” tahsisi, hem hurilerin hem de cennetlik hanımların kocasına münhasır olduğuna işaret ediyor. Öyle ki huri ve cennetlik kadınların gözü kocasından başkasını görmeyecek, ona hasr-ı nazar edecektir. Bu durum hurilerin dışında erkekler için de geçerlidir. Yani orada erkek de hanımından gözünü alamayacaktır.
(1) bk. İşârâtü'l-İ'câz, Bakara Sûresi, 25. Âyetin Tefsiri.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü