"Hakaik-i İlahiye" ile "Hakaik-i Kevniye" ne demektir?

Cevap

Değerli Kardeşimiz;

Hakaik-i İlahiye:

İnsan için en merak uyandırıcı ve büyük mesele bize gaybi olan Allah hakkında sağlam ve doğru bilgi alabilmektir. Sadece aklı esas alan felsefe ve fen ilimleri (fen zaten konusu itibarı ile buna değinmez) Allah hakkında doğru bilgi vermekten çok uzaktır, bu hususya gayet çaresiz ve acizdir. Öyle ki felsefenin babası kabul edilen Aristo bile -hâşâ- Allah’ı hiçbir şeye karışmayan bir ilk sebep olarak görüyor.

Bu durumda bize, Allah hakkındaki bütün hakikatleri en sağlam, en doğru ve eksiksiz bir şekilde ders verecek yegâne güvenilir kaynak, vahye dayanan başta Kur'an olmak üzere semavi kitaplardır.

Kur’an semavi kitapların en büyüğü, en mükemmeli, en tesirlisi ve sonuncusudur. Önü arkası, sağı solu, altı üstü mucizelerle bezenmiş bu yüce kitabın en büyük ve birinci meselesi tevhit ve matrifet-i İlahiyedir. Yani Allah’ı tanıtmak ve insanlığa ders vermektir.

Marifetullah; Cenab-ı Hakk’ı, Kur’an-ı Kerim’in bildirdiği ve Peygamber Efendimizin) ders verdiği gibi tanımaktır. Allah’ı bilmek ise, evvelâ, varlığını ve birliğini bilmekle mümkün olur. Allah’ı bilmek dinin temelidir ve bütün ahkâm-ı diniye ona bina edilir. Bu da ancak afakî ve enfüsî deliller ileAllah’ı şek ve şüphesiz, yakinen, gözle görür gibi bilip inanmaktır.

Cenab-ı Hakk’ın zatını, isim ve sıfatlarını Kur'an-ı Kerîm'in beyan ettiği veçhile bilenler, O Zât-ı Akdes'i nihayetsiz cemal ve kemal sahibi olarak tanırlar. O’nu ulûhiyetinin şanına yakışmayan her türlü batıl fikirlerden, hayallerden, vehimlerden tenzih ederler. Mutlak kemalin ancak ve ancak Allah u Teâlâ'nın zat ve sıfatlarına mahsus olduğunu bilir, bütün mahlûkata takılan izzet ve kemallerin O'nun nihayetsiz kemalinin cilveleri olduğunu idrak ederler.

Hakaik-i Kevniye:

Kevni hakikatler ise kâinata ve yaratılışa dair meselelerdir. "Kâinatı kim, ne zaman ve neden yaratmıştır?" gibi müthiş suallerin cevapları yine Kur’an’dadır. Geçmiş kavimlerin ahvali, kâinatın faniliği ve ezelî olmaması gibi bütün meseleler izah edilmektedir.

İnsanoğlunun en müşkül üç sorusu olan "Nerden geldik, nereye gidiyoruz ve bu kâinatta ki konumumuz nedir?" suallerinin en ikna edici ve tatmin edici cevabını yine Kur’an şu şekilde veriyor; İnsan ruhlar âleminden gelip ebed yurdu olan ahirete gidiyor ve kâinatın halifesidir, vazifesi de iman ve ibadettir.

“Mecma-i hakaik” olan Kur’an-ı Hakim, her şeyin hakikatini en güzel şekilde izah etmiştir. Yani, Allah’ın varlığını ve birliğini, kâinatın hakikatini, dünya hayatının gayesini, insanın bu dünyaya niçin gönderildiğini ve nereye gideceğini en açık ve en doğru şekilde bütün insanlığa ders vermiştir.

"Kâinatı Allah yaratmıştır ve kâinatı yoktan var edip kendini isim ve sıfatları ile kâinat sahnesinde tanıtmak istemektedir" gibi insan aklının idrak edemeyeceği çok derin ve çok sırlı suallerin cevapları Kur’an’ın kevni hakikatleridir.

Peygamber Efendimiz (s.a.v) hem kâinattaki tekvini ayetlerle hem de Kur’an-ı Kerim’in ayetleri ile Cenab-ı Hakk’ı insanlara anlattı, tanıttı, sevdi ve sevdirdi, korktu ve korkuttu. O’nun emir ve yasaklarını tebliğ etti. Kâinatın ne mana ifade ettiğini, insanın neci olduğunu, nereden gelip nereye gittiğini izah etti

En büyük mürşit olan Habib-i Kibriya Efendimiz (sav.) Kelam-ı Rabbanî vasıtasıyla insanlık âlemine, imanın esaslarını, ubudiyetin esrarını, yaratılış sırrını ve hikmetin inceliklerini ders verdi. Cenab-ı Hakk’ın varlığına ve birliğine delil olan bütün afakî ve enfüsî delilleri okuttu, onlardaki ulvî ve dakik sırları izah etti.

İlave bilgi için tıklayınız:

- Kur’an’ın ihbarat-ı gaybiyesinden olan hakaik-i İlâhiye ve hakaik-i kevniye ve umûr-u uhreviye hakkında bilgi verebilir misiniz?

Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü

Kategorileri:
H
Okunma sayısı : 1.046
Sayfayı Word veya Pdf indir
Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yükleniyor...