"Hem yine cerbeze seyyiesine zaaf-ı akide inzimam etmesiyle, mesail-i diniyede en zayıf tarafını irae ederek dinsizliğe zemin ihzar ediyor..." Devamıyla açıklar mısınız?

Cevap

Değerli Kardeşimiz;

"Hem yine cerbeze seyyiesine zaaf-ı akide inzimam etmesiyle, mesail-i diniyede en zayıf tarafını irae ederek dinsizliğe zemin ihzar ediyor."

"Hem yine onun netaicidir ki, mukteza-yı beşeriyet olan, beynesselef cereyan eden tenkidat-ı rakipkârâne veya hakperestaneyi, sofestaicesine bir cerbeze ile her birinin hakkında başkalarının tenkidatını irae edip, eâzım-ı ümmet hakkında hürmetsizlik ve emniyetsizliği telkin ederek o vasıta ile ezhandaki İslâmiyetin kudsiyetini sarsıyor."(1)

Cerbeze batılı hak, hakkı batıl göstermek demektir. Cerbeze aklın ifrat mertebesidir. Üstad Hazretleri bu hususa şu şekilde işaret ediyor:

"Ve keza, kuvve-i akliyenin tefrit mertebesi gabâvettir ki, hiçbir şeyden haberi olmaz. İfrat mertebesi cerbezedir ki, hakkı bâtıl, bâtılı hak suretinde gösterecek kadar aldatıcı bir zekâya malik olur. Vasat mertebesi ise hikmettir ki, hakkı hak bilir, imtisal eder; bâtılı bâtıl bilir, içtinap eder."(2)

Aklın üç mertebesinden ikisi batıl, birisi haktır. Batıl olanlar aklın ifrat ve tefrit makamları, hak olan ise vasat makamıdır. İfrat makamı cerbeze, tefrit makamı gabavettir. Vasat makamı ise hikmettir. Hikmet, hakkı hak batılı batıl bilmektir ve aklın en kemal derecesidir.

Tefekkür ve münazara aklın en büyük inkişaf vasıtasıdır. Bu sebeple aklımızın inkişaf etmesini istiyor isek, sürekli münazara ve tefekkürde bulunmalıyız. Okumak, araştırmak, dinlemek, insan aklının inkişaf edip gelişmesinde önemli birer araçtırlar.

İşte aklı ifrat derecesinde kullanan batıl felsefe ya da filozoflar, dinin inanç kısmı hakkında bir takım akıl oyunları ile dinsizliğe zemin hazırlıyorlar ve avam insanları şüphe ve inkara sürüklüyorlar.

Özellikle dinin doğru ve sadık taşıyıcıları olan selef-i salihin diye bilenen sahabe, tabiin ve tebe-i tabiin gibi mübarek zatlara dil uzatarak, onlara hücum ediyorlar ki, Müslümanların inanç zemini kaysın ve boşluğa yuvarlansınlar. İslam’ın ana umdesi ve kutsi kaynağı olan selef-i salihin sarsılırsa, İslam da sarsılır. Cerbezeciler bunu iyi bildikleri için, bilhassa selef-i salihin hakkında hezeyan ve herzeler üretiyorlar. Mesela;

"Peygamberlere de vahiy haricinde itibar etmek yanlıştır. Çünkü beşeri olarak yanlışa müsait oldukları için onların sünnetlerine itibar etmek hatadır." deyip sünnetten uzaklaştırmaya vesile oluyorlar. "Sahabeler de insan olma hasebiyle onlarda da bazı beşeri arızalar olabiliyor. Dolayısıyla onlar vasıtasıyla bize ulaşan hadislerin doğruluğu şaibelidir." diyerek, onların vesilesiyle gelen rivayetlere şüphe karıştırıyorlar. "İmam Azam da kim oluyor, o da bir alim, sen de alimsin!.." deyip, çok densizleri ve tıfılları ona karşı rakibane tetikliyorlar. Böyle cerbezeler ile bidat ve dinsizliğe ivme kazandırmayı hedefliyorlar.

Dipnotlar:

(1) bk. Tuluat.
(2) bk. İşârâtü'l-İ'câz, Fâtiha Sûresi.

Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü

Kategorileri:
Okunma sayısı : 4.661
Sayfayı Word veya Pdf indir
Bu içeriği faydalı buldunuz mu?

BENZER SORULAR

Yükleniyor...