Tulûât
İçerikler
-
"Âlem-i İslâm ulemasının ortasındaki müthiş ihtilâfata ne dersin ve reyin nedir?" soru ve cevabını izah eder misiniz? Meşverette alınan karara uymayan mesul olur mu?
-
"Lakin, burada iki nokta-i mühimme vardır" ile başlayan yeri özetleyip, bu iki noktanın sual ile alakasını kurar mısınız?
-
"Fasid bir delil ile hak bir netice zihinde ikame edilir. Bâtıl bir vesile ile hak bir gaye, fikirde tesbit edilir." İzah eder misiniz?
-
"Sebeb-i ihtilaf, hâkim-i zalim olan cerbezedir. Fikr-i tenkit ve bedbinliğe istinat eden cerbeze, daima zalimdir." İzah eder misiniz; cerbeze bedbinliğe nasıl istinat ediyor?
-
"Hattâ, hayal gözünü kapasa, vehim dahi burnunu tutsa, mağaralarından kaçsalar, akıl onları tevbih etmeye hakkı olmayacaktır." cümlesini izah eder misiniz?
-
Cerbezenin tarifiyle ve hemen arkasından gelen "cerbezealud aşık ve matem tutan valide" örneklerini bağdaştıramadım, izah eder misiniz?
-
"Cerbeze bir hâkimdir. Yalnız seyyiat tarafını konuşturmamalı, onun hasmı olan hasenatı da dinlemeli." İzah eder misiniz?
-
"Ararat Dağı kadar bize zulüm ve tahkir eden ecnebî bir devleti... Sübhan Dağı kadar İslâmiyetin izzet ve şerefine çalışan gürûh-u mücahidîni..." Burada hangi devlet ve topluluklar kastedilmektedir?
-
"Hem yine cerbeze seyyiesine zaaf-ı akide inzimam etmesiyle, mesail-i diniyede en zayıf tarafını irae ederek dinsizliğe zemin ihzar ediyor..." Devamıyla açıklar mısınız?
-
"İstanbul’u düşündükçe, iki karış kadar dili uzanmış, sair âzâsı neşvünemâdan mahrum kalmış ihtiyar bir çocuğun timsâli zihnime geliyor." İzah eder misiniz?
-
"Merkez-i Hilâfet uleması ve Dârü’l-Hikmet ve zâbıta-i ahlâkiye ile fuhuş, işret, kumar gibi kebairi izale değil, tevkif edemediler. Anadolu hükûmetinin bir emriyle, bütün işret, kumar gibi kebairler men edildi." İzahı, Anadolu hükumeti böyle miydi?
-
"Fetvanın kazadan farkı, mevzuu âmdır; gayr-ı muayyendir, hem mülzim değil." cümlesini izah eder misiniz?
-
"Avam-ı müslimîni onlar aleyhinde sevk etmekte esbabın en âhiridir." ne demektir, izah eder misiniz?
-
"Neden bu kadar İ.g.z.’den nefret ediyorsun, musalâhasını da istemiyorsun?" sorusu ve cevabını izah eder misiniz? İ.G.Z nedir?
-
"Şu alçak siyasettir ki (K.T.T)ni zahiren tel'in ettiği halde, gizlice dehalet ediyor..." cümlesini açıklar mısınız?
-
“Fakat asıl sebeb, mel'un mimsiz medeniyet, öyle zalimane bir silâh, şu harb-i vahşiyaneye vermiştir ki, o silâhın karşısında dayanmak, onun naziriyle mukabele etmek lâzım gelir.” Bu cümleyi nasıl anlamalı; düşmanın silahı ile silahlanmak, nasıl olur?
-
"Gaye-i hayalden tenâsi veya nisyan olmakla, ezhan enelere dönüp etrafında gezerler. İşte gaye-i hayal, maksad-ı âli bütün vuzuhuyla meydana atılmıştır." İzah eder misiniz?
-
"Musibet geldikçe bana bağırıyorlar. Tatlı yendikçe Cündüp çağrılıyor." ifadesindeki “cündüb” kelimesi neden kullanılmıştır, açıklar mısınız?
-
"Tarik-i gayr-ı meşru ile bir maksadı takip eden, maksudunun zıddıyla ceza görüyor. Wilson, Klemanso, Venizelos gibi..." Buradaki şahıslarla ilgili bilgi vererek izah eder misiniz?
-
"Bidayet-i inkılâbımızdan beri, sevâb-ı âhiretin vesilesini dinsizcesine şan ve şerefe vasıta yapanlar, müthiş bir rezaletle neticelendi. Muvakkat bir şan ve şereften sonra, elîm bir sukut takip etti." İzah eder misiniz?
-
"Fıtrat-ı insan bir mezraa hükmündedir ki, secayâ-yı hasene temâyülât-ı şerriye ile beraber, taneler gibi dest-i kaderle içinde ekilmiştir. Bu taneler neşvünemâ bulmak için bir suya muhtaçtır..." Devamıyla izah eder misiniz?
-
"Fıtraten, çendan hayır ciheti galiptir; fakat sümbüllenmiş, semere vermiş on çekirdek, yüz değil, bin kurumuş çekirdeğe galebe eder." cümlesini izah eder misiniz?
-
"Taaddüd-ü zevcat, tabiata, akla, hikmete muvafakatıyla beraber, Şeriat bir taneden dörde çıkarmamış, belki sekizden, dokuzdan dörde indirmiştir... Bazı noktada şer olsa da ehven-üş şerdir. Ehven-üş şer ise, bir adalet-i izafiyedir." Örnekle izah?
-
"Dârü’l-Hikmeti’l-İslâmiye neden hizmet edemedi?" sorusuna "En büyük hizmeti, adem-i hizmetidir. En büyük hareketi, hareketsizliğidir." şeklinde verilen cevabı devamıyla açar mısınız?
-
"Teşarük, maddiyatta eseri azîmleştirir, fevkalâde yapar. Maneviyat ve efkârda âdileştirir, belki çirkinleştirir." İştirak-i amal-i uhrevi ile “teşarük” arasındaki farkla izah eder misiniz?
-
"Ehakkın müddet-i taharrisi zamanında, bâtılın vücuduna bir nevi müsamaha var. " Ehakkı ararken, niçin batılın vücüdüna müsamaha var olmaktadır, misallerle izah eder misiniz?
-
"S-Tenkidi nasıl görüyorsun? Hususan umur-u diniyede... C-Tenkidin sâiki, ya nefretin teşeffisidir veya şefkatin tatminidir." Devamıyla izah eder misiniz?
-
"Propaganda, sabıkan tezyif ettiğim zâlim cerbezenin veled-i nâmeşruudur. Ona mukabele, o yalancı silâhla olmamalı, belki sıdk ve hak ile olmalı." İzah eder misiniz?
-
"Şu âleme karşı açılan âlem-i suver ve misalin bir penceresi olan ecsam-ı şeffafeden ayineler, ecsam-ı kesifenin hassasız şeklini alır." İzah eder misiniz?