Her iki güruh için de akıl ve kalp ön plana çıkarılıyor. Önce aklın, daha sonra kalbin nazara verilmesinin hikmeti nedir?
Değerli Kardeşimiz;
“... İmanın yeri kalbdir; dimağ ise oluyor ma'kes-i nur-u iman.”(1)
İmanın mahalli kalptir. Akıl ise anlama aletidir. Bu aletin doğru kullanılması, doğru düşünmeyi, o da doğru neticelere ulaşmayı temin eder. İtikat konusunda doğru netice “bu kâinatı Allah’ın yarattığıdır”.
Kalb için İşarâtü’l-İ’caz’ da şu tarife yer verilir:
"Kalb bir latife-i Rabbaniyedir ki, mazhar-ı hissiyatı, vicdan; ma'kes-i efkârı, dimağdır."(2)
Burada “dimağ” kelimesi akıl manasınadır.
Akıl, fikirlerin akis bulduğu, tefekkür edildiği ve bir hükme bağlandığı yerdir. Bu hükmü kalbin kabul etmesi halinde, fikirler itikada ve imana dönüşürler; aksi halde reddedilirler.
Dipnotlar:
(1) bk. Sözler, Lemeat.
(2) bk. İşaratü'l-İ'caz, Bakara Suresi, 7. Ayet Tefsiri.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü