"İcad-ı eşyada müşevveşiyeti iktiza eden ve intizamsızlığa sebep olan nihayetsiz sehâvet ve bir cûd-u mutlak, gayet derecede bir insicam ve intizam içinde görünüyor. İşte, zemin yüzünü tezyin eden bütün nebatatı gör. " Bu cümleyi izah eder misiniz?

Cevap

Değerli Kardeşimiz;

Cûd; cömertlik demektir. Muteber bir kaynakta cûd ile kerem arasında şöyle bir fark olduğu ifade edilmiş:

"Cûd; istihkaka ve talebe hacet kalmaksızın vaki olan ihsandır. Kerem için kabilin istihkakı ve talebi lazımdır." (bk. İbni Arabi, Fususu'l-Hikem, Tercüme ve Şerh A.Avni KONUK 1/105)

Yeryüzünü dolduran bu sayısız bitkilerin meydana gelmelerinde, birkaçı müstesna, bir talep söz konusu değildir. Sadece insanlara fayda sağlamaları sebebiyle bazı türlerin ekilmesi ve çoğaltılması insanlar eliyle yapılmaktadır. Diğerleri her şeyleriyle nihayetsiz “sehâvet ve bir cûd-u mutlak”tan geliyor. Bu kadar bollukta birçok karışıklığın olması beklenirken her bitki, özelliklerinden, şeklinden, çoğalma nisbetine kadar her şeyiyle hassas bir mizan ve ölçü ile yaratılıyor.

"Hem mizansızlığı ve kabalığı iktiza eden, icad-ı eşyadaki sür’at-i mutlaka dahi kemâl-i mevzuniyet içinde görünüyor. İşte, zemin yüzünü süslendiren bütün meyvelere bak..." (Sözler, Otuz Üçüncü Söz, On Yedinci Pencere)

Mebzul, yani çok ve kesretli olan bir şey, kıymetçe ve sanatça düşük ve bayağı olur. Az ve nadir olan, kıymetli ve sanatlı olur. Bu ölçüler, insanlar için geçerlidir. Ama kâinatta çokça icat edilen şeyler, gayet mükemmel ve çok harika yapılıyorlar.

Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?

BENZER SORULAR

Yükleniyor...