Mahlûkatın tarz-ı tesbihat ve ibadetlerine insan nasıl müdahale edebiliyor?
Değerli Kardeşimiz;
Ormandan ağaç keserek ev yapan bir çiftçi, ağacın tesbihatına son vermiş demektir. Aynı şekilde, bir koyunu kesip yiyen kişi de onun tesbihatına müdahale etmiş olur. Veya bir çiftlikte küçük baş hayvancılık yapan kişi, orada o tarz hayvanların lisan-ı hâl ile yaptıkları tesbihatı ve ibadeti -âdeta- takdir etmiştir. Bir zaman sonra aynı çiftlikte kanatlı hayvanların üretimine karar verdiğinde, o hayvanların tesbihat ve esma-i İlahiye noktasında yaptığı ayinedarlığa karışmış olur. Böyle bir yetki sadece insana verilmiştir. Bu durum hem şereftir hem de mesuliyettir.
Şu var ki, bu müdahale insan için geniş bir selahiyet ve büyük bir şeref olmakla birlikte, hesapsız kalacak da değildir.
İnsan bir gecekonduyu sökerse, onun yerine mükemmel bir apartman oturtacak demektir. Apartmanı söküp gecekondu yapmak yahut hiçbir şey yapmayıp faydasız arsa haline getirmek akıl kârı değildir.
Mahlûkatın tesbihlerine müdahale eden insan, kendisi bu tesbihi onlardan çok daha ileri derecede yapma istidadında olduğu için, bu yetkiye sahip kılınmıştır. Koyunu kesip yiyen insan, koyunun yapamadığı çok ileri seviyede bir tesbih yapacaktır ki, bu müdahale hikmetsiz olmasın. Ve kendisinden bunun hesabı sorulmasın.Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü
Yorumlar
"Mahlukatın fıtri ve hali olarak yapmış olduğu tesbihatı insandan başka sahiplenecek külliyetli bir varlık bulunmuyor."
Mahlukatın tesbihatını tefekkür etmek dahi ibadet, belki bu tefekkürle onların tesbihatından pay almış oluruz.Sahiplenmek ile pay almak aynı şeyler değil. Çünkü Mahlukatın tüm tesbihatına sahip değiliz. Siz ise tesbihatının tümüne sahip olmaktan bahsediyorsunuz, bu nasıl olabilir? Külli bir niyet buna yeterli midir?
O varlıkların da başında melekler bulunuyor. O tesbihattan da o melekler pay alır diye düşünüyorum. Dolayısıyla sahibi olamayız.