"Mevti veren odur." ifadesini ve ölüm için kullanılan, "Hayat vazifesinden terhis", "Fâni dünyadan yerini tebdil", "Külfet-i hizmetten âzâd" etmek ifadelerini açar mısınız?

Cevap

Değerli Kardeşimiz;

Doğum, dünya hayatına gelmek olduğu gibi, ölüm de kabir âlemine göçmek ve o alemde dokmaktır. Doğan bir çocuğun ana rahminden ayrılmasıyla o âlemdeki varlığı son bulmuştur. Ancak bu son, yeni bir hayatın başlangıcı olmuş, o dar menzilden bu muhteşem kâinata göç etmiştir.

Aynen bunu gibi, ölüm de bu dünya hayatından kabir âlemine göçme hadisesidir. Dersin devamında ölüm için terhis ifadesi kullanılır. Terhis olan bir nefer kışlasından ve asker arkadaşlarından ayrılmış, ama memleketine dönmekle bütün akrabalarına kavuşmuştur. Askere almak bir muamele ile olduğu gibi askerden terhis etme de yine bir muamele ve kayıtla olmaktadır. Yani terhis, askerden atılmak olmadığı gibi, ölüm de hayata son vermek değildir.

Ruh baki olduğundan ölümle insanın sadece bu kısa dünya hayatına son verilir, ama berzah âleminde hayatı devam eder. Yani ölüm bir tebdil-i mekân demektir.

“Fâni dünyadan yerini tebdil" ifadesi bu dersi verir. Ve yine ölüm dünya hayatının külfetlerinden kurtulmaktır. İmanla göçen bir insan için bu yeni hayat bir yönüyle istirahat etme, bir yönüyle de dünyadan daha güzel bir hayata geçmedir. Nitekim hadîs-i şerifte, kabrin; “ehl-i iman için cennet bahçelerinden bir bahçe” olduğu haber verilmektedir.

Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?

BENZER SORULAR

Yükleniyor...