"Propaganda, sabıkan tezyif ettiğim zâlim cerbezenin veled-i nâmeşruudur. Ona mukabele, o yalancı silâhla olmamalı, belki sıdk ve hak ile olmalı." İzah eder misiniz?
Değerli Kardeşimiz;
Cerbeze ve demagoji gibi terimler, hakkı batıl, batılı hak gösterme çabası ve gayreti anlamına geliyor.
Propaganda, çok sayıda insanın düşünce ve davranışlarını etkilemek amacını taşıyan, önceden planlanmış ve içinde yalan ve hilenin de olabileceği bir mesajlar bütünüdür.
Propaganda tarafsız bilgi sağlama yerine, en temelde kendi kitlesini etkileyecek bilgiyi sunar. Mesaj doğru olsa da yönlü olabilir ve olayın tümünü dengeli bir şekilde sunmayabilir. Bu yüzden propaganda öyle masum bir iletişim yolu değildir.
Özellikle siyasi propagandalar yalan ve hileden hâli değildir. Kendini imana, ibadet ve ahlaka adamış birisinin propaganda ile işi olmaz. İman hizmetinde bulunan birisinin tek ölçüsü doğruluk ve hakkaniyettir.
"Propaganda yapısı itibarı ile cerbeze ve demagojinin gayrimeşru çocuğudur." tabiri, çok yerine ve güzel bir tabir oluyor. Propaganda genelde siyasilerin elinde bir alet-i yalan bir alet-i hile olarak kullanıldığı için, cerbezeye yakın bir anlam taşımaktadır. Üstad'ın işaret ettiği incelik burasıdır. Bugün çok insanların zihin ve algısı bu propaganda ile yönetiliyor.
Özetle; propaganda bir fikrin, her çeşit vasıtadan (bu vasıta yalan, dolan, hile de olabilir) istifade etmek suretiyle, hedef kitleye telkin edilmesidir.
Fakat bu ahlak dışı silaha karşı aynısını kullanmak bir Müslümana yakışmaz. Biz onların doğru olan silahlarını alabilir ve kullanabiliriz; ama ahlak dışı bu gibi silahlarını alamayız. Üstadımız buna karşı "Ona mukabele, o yalancı silâhla olmamalı, belki sıdk ve hak ile olmalı." diyerek, onunla mücadelede yol haritamızı belirliyor.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü