"Şekva suretinde bir vazifedar adama der, ta yardım edip o münkeri, o kabahati ondan izale etsin ve hakkını ondan alsın." İdareciler problemi çözmezlerse başka neler yapılabilir? Personelin kendi aralarında konuşmaları uygun mudur?
Değerli Kardeşimiz;
"Gıybet, mahsus birkaç maddede caiz olabilir: Birisi: Şekva suretinde bir vazifedar adama der, ta yardım edip o münkeri, o kabahati ondan izale etsin ve hakkını ondan alsın..." (Mektubat, Yirmi İkinci Mektup, Hatime.)
İdarecilerin çözüp çözmemesinin bir ehemmiyeti bulunmuyor, yetkili kişinin veya karar merciinin dışında konuşanların hepsi gıybete girmiş olur. Çünkü bütün fitne ve fesatların mukaddemesi gıybettir.
Bir insan bir haksızlığa uğradığında, bunu ancak o zulmü gidermeye ve o yanlışı düzeltmeye gücü yetecek olan mesul şahsa veya şahıslara anlatabilir. O takdirde gıybet yapmış olmaz. Ama, hazır fırsatı yakalamışken, alakalı-alakasız, her önüne gelene bunu anlatsa gıybet etmiş olur.
Haklı olduğumuz bir meselede bile, şikayetimizi sadece yetkililere bildirmemize izin verilmişken, vakit geçirmek yahut öfkemizi söndürmek gibi bayağı sebeplerle dedikodu yaptığımızda kendimizi nasıl mazur görebiliriz?!. Bu konuda vicdanımız bizi ne ölçüde tasdik eder?!.
Toplumun huzuru ve dirliği için gıybetten uzak durmak gerekiyor.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü
Yorumlar
Diyelim ki açık saçık görenlerin sehvetini tahrik eden bir kadına birisi fahişe dese gıybet etmiş oluyor mu. Evet takva münasebetiyle uygun değil. Fakat bu kadına söylenen günah mıdır ? Bu da fasık-ı mütecahirdir ?
Fahişe fuhuş yapan kadına denir açık saçıkta olsa namuslu bir kadına fahişe demek had cezasını gerektirir. Ve bu tarz iftiralar ayette çok sert bir şekilde kınanmaktadır.
“Namuslu kadınlara zina isnat edip de, sonra [bu durumu ispat için] dört şahit getiremeyenlere seksen değnek vurun; ebediyen onların şahitliğini kabul etmeyin. Onlar fâsıkların ta kendileridir. Ama bundan sonra, tevbe edip düzelenler bundan istisnadır. Allah çok bağışlayıcı ve merhametlidir.” Nur 4,5
Namuslu, kötülüklerden habersiz mümin kadınlara zina isnadında bulunanlar, dünya ve ahirette lanetliktir. Onlar için çok büyük bir azap vardır. Kendi dilleri, elleri ve ayakları, yapmış olduklarına şahitlik ettikleri gün, onlar büyük azaba uğrayacaklardır. O gün, Allah onlara hak ettikleri cezaları verecek ve onlar Allah'ın apaçık gerçek olduğunu anlayacaklardır. Nur 23, 24, 25
Namuslu olmanın şartları şunlardır; Hür olmak, akıllı ve ergin olmak, Müslüman olmak, iffetli olmaktır. Açıklık saçıklık her ne kadar günah olsa da namussuzluk anlamına gelmez. Dolayısı ile açık saçık ama namuslu bir kadına fahişe demenin cezası 80 sopa ve şahitliğinin kabul edilmemesidir.