Tarihçe-i Hayat'ın başında; Medine-i Münevvere’de bulunan mühim bir âlim olan Ali Ulvi Kurucu tarafından yazılan medih ve senaları Üstadımız neden eserine almış?
Değerli Kardeşimiz;
Risale-i Nur'da mevcut olan bütün mektup ve mukaddemelerin hepsi, Üstadımızın nazarından ve tashihinden geçerek Risale-i Nur'a dahil edilmiştir.
Üstadımız kendine yapılan övgüleri Risale-i Nur hesabına görüyor, Risale-i Nur'u da mahz-ı ilham ve ilahi bir ikram gördüğü için, şahsi bir durum olarak değerlendirmiyor. "Ben üzüm salkımındaki kuru bir çubuk hükmündeyim." ifadesi de buna matuftur.
Nefsini ıslah etmiş, nefs-i kamile makamına erişmiş Allah dostlarını yüzüne karşı methetmek, onları azdırmaz, şımartmaz, kibir ve gurura sevk etmez. Bu sebeple büyük evliyaların bu tarz medihleri eserlerine aldıkları görülmüştür.
Diğer bir husus, edebiyatta takdim ve mukaddemeler genelde methetme şeklinde yazılır ve bu aynen eserin başlangıcına derç edilir. Ama Üstadımızın birçok mektuplardaki medih ifadelerini tashih ettiğini de biliyoruz.
Ali Ulvi Kurucu gibi değerli ve büyük bir alimin yazısına müdahale etmek edep ve terbiye açısından da uygun olmazdı.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü
Yorumlar
"Büyük İkbâl’e ait olan Önsözde demiştim ki: “
Giriş cümlesi böyle.
Ali Ulvî Kurucu, Muhammed İkbal için de mi önsöz yazmış? Büyük İkbal dediği nedir?
Önsöz'ün sonunda Ali Ulvî Kurucu yazıyor. Büyük Alim diye Ali Ulvî Kurucu dan bahsediliyor.19 sayfa önsöz kime ait?
Nedvi'nin konu ile ilgisini anlayamadım.
Acaba çeviriyi yapan mı Ali Ulvî Kurucudur?