"Ve o sohbette hissedâr olan Hazret-i Cebrail Aleyhisselâm, emr-i İlâhî ile o gece..." Miraçta Cebrail'in bir noktadan sonra ilerleyemediğini biliyoruz, nasıl anlamalıyız?
Değerli Kardeşimiz;
"Ve o sohbette hissedâr olan Hazret-i Cebrail Aleyhisselâm, emr-i İlâhî ile o gece اَشْهَدُ اَنْ لاَۤ إِلٰهَ اِلاَّ اللّٰهُ وَاَشْهَدُ اَنَّ مُحَمَّدًا رَسُولُ اللّٰهِ demesi, bütün ümmet kıyamete kadar böyle şehadet edeceğini ve böyle diyeceklerini mübeşşirâne haber verir. Ve bu mükâleme-i kudsiyeyi tahattur ile kelimelerin mânâları parlar, genişlenir."(1)
Habib-i Kibriya Efendimiz (asm.) mi’rac ile Sidretü’l- Münteha ve Kab-ı Kavseyn, yani “imkân ve vücub arası” olan ilâhî visalin en mahrem bucağına erişti, oradan namütenahi gayb âlemlerini müşahede etti ve Cenab-ı Hakk’ın rü’yetine mazhar oldu.
Kab-ı kavseyn, Allah ile Habibinin bir sohbetidir. Bu ifadelerde Cebrail (as)’in bu sohbete makam olarak iştirak ettiğine dair bir sarahat yok. Hatta tam aksine “emr-i İlâhî ile o gece” ifadesinde emir kelimesi ile Cebrail (as)’a vahiy suretinde bildirildiği veya emredildiği anlaşılıyor. Yani Cebrail (as) makam ve zatı itibari ile değil, haber ve emir itibari ile o sohbete iştirak edip o halden haberdar oluyor.
Cebrail (as)’in sohbetten hissedar olmasını bu şekilde anlamak daha isabetli olur, kanaatindeyiz.
(1) bk. Şualar, Altıncı Şua.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü