"Yalnız o esbap bir derece hükmünü icra edip başlarını perde-i nizam ve selasetten çıkarmışlar." Ne demektir, örnek ayetler var mıdır?
Değerli Kardeşimiz;
"Yalnız, o esbap bir derece hükmünü icra edip başlarını perde-i nizam ve selasetten çıkarmışlar. Fakat nasıl ki yeknesak, düz bir ağacın gövdesinden bir kısım çıkıntılar, sivricikler çıkar. Lâkin ağacın tenasübünü bozmak için çıkmıyorlar; belki o ağacın ziynetli tekemmülüne ve cemaline medar olan meyveleri vermek için çıkıyorlar."(1)
Kur'an ayetlerinde bir selaset, yani okunmasında bir kolaylık ve akıcılık vardır. Bu tarz ifadelere selis denir. Kur'an'ın neredeyse bütün ayetleri selistir.
Mesnevi şârihi İsmâil Rusûhî'ye göre, selaset, nazmın veya nesrin güzel olması için sözün kolaylıkla akmasıdır ki sözün peş peşe söylenmesi, dile zorluk veren harflerin arka arkaya gelmemesi iledir. Bu da nefesin akışının engellenmemesini sağlar.
Selasetin zıddına tenâfür-i kelâm denir. Tenâfür-i kelam: Aynı veya mahreçleri birbirine yakın seslerin bir kelimede yahut birbirini takip eden kelimelerde arka arkaya gelerek telaffuzu zorlaştırmasıdır. Kur'an ayetlerinin ekserisinde böyle bir tenâfür-i kelam yoktur.
Ekserisinde dedik, çünkü bazı ayetlerde bu tenâfür-i kelama rastlamak mümkündür. Mesela Yusuf Suresinin 76. ayetinde şöyle buyrulur:
فَبَدَأَ بِأَوْعِيَتِهِمْ قَبْلَ وِعَاءِ أَخِيهِ ثُمَّ اسْتَخْرَجَهَا مِنْ وِعَاء أَخِيهِ
Bu ayette, Kur'an'ın diğer ayetlerinde gözüken selaset gözükmemektedir. Ayetin okunması ve akıcılığı diğer ayetlere kıyasla daha zordur. Üstad Hazretleri bunun sebebini devamında şöyle izah etmektedir:
"Fakat nasıl ki yeknesak, düz bir ağacın gövdesinden bir kısım çıkıntılar, sivricikler çıkar. Lakin ağacın tenasübünü bozmak için çıkmıyorlar; belki o ağacın ziynetli tekemmülüne ve cemaline medar olan meyveleri vermek için çıkıyorlar. Aynen bunun gibi, şu esbab dahi, Kur'an'ın selaset-i nazmına kıymettar manaları ifade için sivri başlarını çıkarıyorlar."(2)
Demek, bu tür tenâfür-i kelamlar kıymettar manaları ifade etmek içindir. Yani bazı ayetlerde mana selasete tercih edilmiş ve mananın hatırı için selasetten vazgeçilmiş, ta derin olan manaya dikkat çekilmeye vesile olmuştur. Buna örnek olarak Kehf suresinin 95. ayetini de gösterebiliriz:
قَالَ مَا مَكَّنِّي فِيهِ رَبِّي خَيْرٌ فَأَعِينُونِي بِقُوَّةٍ أَجْعَلْ بَيْنَكُمْ وَبَيْنَهُمْ رَدْمًا
Dipnotlar:
1) bk. Sözler, Yirmi Beşinci Söz, İkinci Şule.
2) bk. age.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü