"Bu vazife hem dünya hem her şeyi bırakmakla çok zaman tedkikat ile meşguliyeti iktiza ettiği" Hususunu izah eder misiniz?

Değerli Kardeşimiz;

Evvela, Risale-i Nurların Mehdi hakkındaki görüşlerine dikkat ile bakıldığında, O’nun (ra)’ın şahsı ile yağacağı vazifeler arasında bir ayrım yapıldığı anlaşılır. Yani Mehdi bir şahıstır, lakin onun yaptığı iman hizmeti çok geniş ve küllî bir hizmettir. Bu cereyanın yapacağı küllî vazifelerin Mehdi’nin şahsında tecessüm etmesi bir teşbihtir.

Mehdi bir şahıstır; onun hayat ve şeriat vazifelerini, onun nuranî cemaati yapacaktır. İşte şahs-ı manevî, Mehdi'nin bu iki vazifesine bakıyor. Yani Mehdi'nin bu vazifelerini bizzat kendisi görmeyecek, görmeye ömrü yetmeyecek, onun namına ve onun düsturları ile onun cemaati yapacaklar, demektir.

Mehdi’nin zatına ait vasıflarına işaret eden hadislerin birçoğu müteşabihtir ya da Mehdi gibi hizmet edecek bazı zatların vasıfları ile karıştırılmıştır. Bu sebeple ahir zamanda gelecek Mehdi ile ondan önce çıkıp Mehdi gibi hizmet eden zatların vasıfları birbirine girift hale gelmiştir.

Bu gibi hadisleri temyiz ve tefrik için Üstad Hazretleri gibi bir ehil zatın tevili gerekir. Nitekim Üstad Hazretleri eserlerinde bu hadislerin büyük bir kısmını tevil ve tabir etmişlerdir. Onlara dikkat ile bakılır ise, Mehdi’nin kim olduğu, ne vazife yapacağı ve şahs-ı manevinin ne mana ifade ettiği çok güzel bir şekilde anlaşılır kanaatindeyiz.

Mehdi-i azam iman vazifesini ifa eder, şeriat ve hayat vazifelerini ise O’nun şahs-ı manevisini temsil eden nuranî cemaati yapar. Üstad Hazretleri burada o nuranî cemaate ve onun manevî şirketine bir cihetle mehdi nazarı ile bakıyor. O nuranî cemaat ve onun şahs-ı manevisi Mehdi-i âzamın imana dair yazdığı eserleri kendine rehber ve program tayin edecek, demektir.

Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü