"Emir" ile "Kanun" ne demektir?

Cevap

Değerli Kardeşimiz;

Âlem-i Emir: Cenab-ı Hakk'ın irade sıfatının tecelli ettiği ve irade sıfatının hâkim ve galip olduğu âlemdir.

Âlem-i Emir: Sâdece bir emr-i İlâhî ile işlerin hemen olduğu âlem. Yaradılışa ait kanunlar âlemi. Mahlûkatın idare merkezi. Arş.

Âlem-i Emir hakkında yapılan değişik sınıflandırmalardan biri de: Halk ve emir âlemi

Emrin iki mânâsı var: “İş” ve “kumanda.” Âlem-i emir denilince daha çok emrin ikinci mânâsı üzerinde durulur.

Âlem-i Halk: Mahlûkat âlemi.

Âlem-i emir denilince daha çok emrin ikinci manası üzerinde durulur. Emir âlemi de halk âlemi de mahlûktur. Şu var ki halk âlemi, emir âlemiyle idare ediliyor. Emir âlemi, zamana ve mekâna bağlı değil.

Bu kâinatın görülen ciheti halk âleminden, onun idaresiyle ilgili kanunlar manzumesi ise emir âleminden.

Görmediğimiz yerçekimi kanunu emir âleminden, toprak ise halk âlemindendir. Güneş halk âleminden, cazibesi ise emir âlemindendir. Bedenimiz halk âleminden, ruhumuz ise emir âlemindendir.

Üstad Hazretleri; “Kalb de bir arştır” demekle, arşın emir âlemine merkez olduğuna işaret eder. Bedenin idaresiyle ilgili emirler nasıl kalpten çıkıyorsa, bütün âlemler de arştan idare ediliyorlar.

Bir yere gitme istediği kalbimizden doğar. Akıl oraya nasıl gideceğimizi plânlamaya başlar ve ayaklar irademizin emrine uyarak istediğimiz yere doğru yol alırlar. İşte insandaki bu küçük misalin, hayalimizin alamayacağı kadar ulvîsi ve genişi, arş ile kâinat arasında vardır.

Bazı zâtlar emir âlemini, halk âleminde tasarruf eden melekler âlemi olarak tefsir etmişlerdir. Bu âlemde kâinatta olup bitecek her şeyin emri ve komutu vardır. Yani bu âleme, bir çeşit, şu görünen âlemin arkasındaki komut âlemidir, diyebiliriz.

Bunu bilgisayardaki yazılımla da örneklendirmek mümkündür. Mesela, programcı yapacağı programın önce komutlar ve emirler bölümünü tamamlar, sonra işler ve görüntü o komutlara göre hareket eder ve şekiller orada belirtilen komutlar üzerine bina olur.

Aynen bunun gibi kâinat da bir programın görünen yüzüdür, iradeden gelen âlem-i emir de görünmeyen hakiki yüzüdür. Kâinattaki bütün kanunlar emrini irade sıfatının hükümran olduğu bu âlemden alıyor.

Kanun: Âlem-i emirin her bir tecelli ve cilvesinin tek tek adına kanun denir. Meselâ, emir âleminde yerin cisimleri çekme komutuna "yer çekimi kanunu" diyoruz. Suyun cisimleri kaldırma komutuna suyun kaldırma kanunu diyoruz vesaire.

Bediüzzaman Hazretleri; "mevcut ruhun" da "makûl kanunların" da âlem-i emirden olduklarını beyan etmektedir.

Bu âlemde tıpkı kader levhalarında olduğu gibi, her şey prensip ve kaide olarak tespit ve tayin edilmiştir. Lakin kayyumiyet sırrı ile irade sıfatı o kanun ve kaidelerin arkasında sürekli işler durumdadır. Bir an irade sıfatı çekilse, o âlem helak olur, ortada kanun ve kaide diye bir şey kalmaz.

Emir Allah’ın irade sıfatını temsil ederken, kanun da kâinattaki fiilleri temsil ediyor.

Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü

Kategorileri:
E
Okunma sayısı : 4.586
Sayfayı Word veya Pdf indir
Bu içeriği faydalı buldunuz mu?

Yorumlar

cuneytcan
aydınlatıcı bilgileriniz için teşekkür ederim
Yorum yapmak için Giriş Yapın ya da Üye olun.
Yükleniyor...