"Evet, herkes âyinesinin müşâhedatına tâbidir. Demek sizin siyah ve yalancı âyineniz size öyle göstermiştir." Üstad bunun ispatını nasıl yapmış, açar mısınız?
Değerli Kardeşimiz;
"Ey insafsızlar! Umum âlemi yutacak, birleştirecek, besleyecek, ziyalandıracak bir istidadda olan hakikat-i İslâmiyeti, nasıl dar buldunuz ki, fukaraya ve mutaassıp bir kısım hocalara tahsis edip, İslâmiyetin yarı ehlini dışarıya atmak istiyorsunuz? Hem de umum kemâlâtı câmi, bütün nev-i beşerin hissiyat-ı âliyesini besleyecek mevaddı muhît olan o kasr-ı nurânî-yi İslâmiyeti, ne cür'etle mâtem tutmuş bir siyah çadır gibi bir kısım fukaraya ve bedevîlere ve mürtecilere has olduğunu tahayyül ediyorsunuz? Evet, herkes aynasının müşâhedatına tâbidir. Demek sizin siyah ve yalancı aynanız size öyle göstermiştir."(1)
İslam düşmanları, "İslam sadece cahil, fakir, avam insanların tabi olduğu bir dindir." yalananı propaganda ederek, İslam’a girmeye aday insanların kafasını karıştırmaya çalışıyorlar. Maalesef bizim içimizde bazı safdil insanlarda buna inanmış ve kabul etmiş gibi bir vaziyet vardı. Bu gibi safdillerin içerisinde bulundukları mahrumiyet ve matemli hâli, maalesef İslam'a teşmil edip, öylece inanıyorlardı. Üstadımız bu paragrafta, bu yalana bu iftiraya tepki gösteriyor.
Evet, İslam her tabakadan insanın ruh ve kalbini tatmin edecek yüksek ve yüce bir dindir. Bu dinin içinde alim de var cahil de zengin de var fakir de havas da var avam da tarih bunun en güzel şahididir.
Hatta öyle ki, İslam dini ve İslam aydınları, bugün Batı medeniyetinin oluşmasında birer ilham kaynağı olmuşlar. Rönesans ve Reform hareketlerinin en etkili dinamikleri olmuşlardır. İbn-i Sina, İmam-ı Gazali, Farabi, İbn-i Batuta gibi alim ve bilim insanları, İslam tarihinin parlak yıldızlarından sadece birkaçıdır. Bu aşikâr ve zahiri hakikatin ayrıca ispata ihtiyacı bulunmuyor.
(1) bk. Münazarat, Sualler ve Cevaplar.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü