"Fakat muvaffak olmaz, geri çekilir. 'Kahraman ordu, dizginini onun elinden kurtarıyor.' diye rivayetlerden anlaşılıyor." İzah eder misiniz?

Cevap

Değerli Kardeşimiz;

Tarih boyunca Türk milleti İslam’ın ordusu görevini üstlenmiştir; Selçuklu ve Osmanlı bunun en büyük ispatı niteliğindedir. Süfyan, Türk milletini yani İslam’ın ordusunu İslam’a karşı kullanmaya çalışacak, ama bunda uzun vadede başarılı olamayacak ve olamamış da.

"Şarkın en cesur ve kuvvetli ve kesretli kavmi ve İslâmiyetin en kahraman ordusu olan Türk milleti, o rivayet zamanında Horasan taraflarında bulunup daha Anadolu'yu vatan yapmadığından, o zamandaki meskenini zikretmekle Süfyanî Deccal onların içinde zuhur edeceğine işaret eder."(1)

Süfyanî deccalın en belirgin özelliği, Türkçülük perdesi altında dinsizliği Türkler içinde hakim kılmak olacaktır. Ama "Kahraman ordu, dizginini onun elinden kurtarıyor." Gerçekten de gün geçtikçe onun düşüncelerinin Türk milleti nezdinde zayıflayıp yok olmaya yüz tuttuğunu müşahede etmekteyiz.

(1) bk. Şualar, Beşinci Şua.

Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?

Yorumlar

ilyas26125
O zamanlar Horsan tarafında kurulan Türk devleti hangisiydi?
Yorum yapmak için Giriş Yapın ya da Üye olun.
Editor (Muaz)

Horasan İran'ın doğusunda ve kuzeydoğusunda yer alan bölgeye verilen isim. Farsça bir kelime olan Horasan "Güneşin yükseldiği yer" anlamına gelir.
Bu bölgede ilk Gazne Devleti hüküm sürmüştür. 
Samanîler'den ayrılıp Afganistan'ın Gazne kentine yerleşen Alp Tegin'in 961 yılında kurduğu devlettir. Tam anlamıyla bağımsızlığı 977'de Sebük Tigin'in başa geçmesiyle gerçekleşmiştir. Daha sonraları İran üzerine yayılan Gazneliler, en parlak dönemini Sultan Mahmut ile yaşamıştır. Bu dönemde hem Hindistan'a 17 kez sefer yapılarak İslam bu bölgede yayılmış, hem de Abbasi Halifeliği Büveyhoğulları'ndan korunmuştur. Selçuklular'ın 1040 yılında yapılan Dandakan Savaşı ile güç kazanmasının ardından Gazneliler dağılmış, 1186'da Gurlular'ın son Gazneli sultanı Hüsrev Melik'i tutsak almasıyla devlet resmen son bulmuştur.

Yorum yapmak için Giriş Yapın ya da Üye olun.
Lazgin
Bu hadisede üstad hazretleri deccalin Türk olduğunu söylüyor ama Hz Ömer ve Yahudi çocuk olayında onun Yahudi soyundan olduğunu söylüyor. Bunu açıklayabilir misiniz?
Yorum yapmak için Giriş Yapın ya da Üye olun.
Editor (Muaz)
Üstad deccalin Türk olduğunu söylemiyor Türkler içinden çıkacağını söylüyor.
Yorum yapmak için Giriş Yapın ya da Üye olun.
Kh

Daha ayrıntılı bilgi verebilir misiniz. Ben anlayamadım

Yorum yapmak için Giriş Yapın ya da Üye olun.
Editor (Mehmet Selim)

Tarihi olaylar tarihi şartları içinde değerlendirilir. Bugünün kafası ve şartları ile tarihi olayları değerlendirmek insanı yanlışa ve hataya götürür. Tarihte bazı kavimlerin zulüm ve çirkin işler yapması şimdi ki kavimleri bağlamaz. Zira İslam hukukunda suçun şahsiliği esastır. Mesela geçmişte Hun Türklerinin yaptığı bir suç yada hata sonraki ve şimdiki Türkleri zalim ve suçlu yapmaz. Eski dönemlerde Özbek, Tatar ve Kırgız kavimleri Moğol istilasında önemli bir rol almışlar ve insanlık tarihinde büyük bir zulüm ve çirkinliğe imza atmışlarıdır. Şimdi ki Özbek, Tatar ve Kırgız kavimlerini tenzih ederiz zira eskide yapılmış bir hatayı şimdikilere yüklemek yanlış olur. Üstad Hazretlerinin böyle bir tezi de yoktur. Sadece tarihin naklettiği verilerle bir yorumda bulunuyor.

Cengiz Han dönemi Moğol İmparatorluğu

13. yüzyılın başlarında Cengiz'in halasının kocası Duş Han, Moğol Hanı idi. Duş ölünce, oğlu olmadığı için yerine Cengiz geçti. Cengiz, çetin mücâdelelerden sonra dağınık kabîleleri toplayarak itaat altına aldı. Karakurum’da 1204 senesinde ilk Moğol Devletini kurdu. Moğol ve Tatar hanlarının başı oldu. Câhil ve vahşi Moğol ve Tatarlardan, işi gücü yağmacılık olan büyük bir ordu topladı. Moğolistan’ın etrâfındaki ülkelere sefer açtı. On birinci yüzyıldan îtibâren bâzı Türk boylarının Hindistan’a Anadolu’ya ve Karadeniz’in kuzeyinden Balkanlara göç etmesi Moğollara kolayca yayılma imkânı sağladı. Cengiz Han, 1218 yılına kadar Doğu Türkistan ve Çin’i aldı.Harezmşah Devleti'nin Moğol Elçilerini öldürüp bazılarının da sakallarını yakıp geri yollaması üzerine Cengiz Han 1219’da Harzemşâh Devleti'ne saldırdı.

Moğol ordusu; Batı Türkistan, Horasan, Kandehar, Mültan gibi devrin medeniyet merkezlerini tahrip etti. Buhara, Semerkand, Herat gibi hepsi birer kültür, sanat ve medeniyet âbidesi olan şehirleri yağmalayıp yıktılar. Bunlardan Merv, Rey ve daha pekçok şehir, uğradıkları bu tahribât sonunda bir daha kalkınamadı. Şehir olma vasfını kaybederek, yirminci asra kadar birer harâbe hâlinde kaldı. İslam medeniyetine telâfî edilemeyecek darbeler indirdiler. Kafkasya’ya, Rusya’ya ve Anadolu’ya yayıldılar. 1224 senesinde Kara Kurum’a çekildiler. Cengiz Han'ın kurup güçlendirdiği Moğol Devleti'nin idâresinde; Çinli, Tunguz, Tibetli, Türk, İranlı, Afganlı, Arap, Ermeni, Rus ve Alanlara mensup çeşitli boylar vardı.

1227 senesinde Kansu’da ölen Cengiz Han, Moğolları birleştirip, teşkilâtlandırmış ve kendi adıyla anılan meşhûr Cengiz Yasasını çıkarmıştı. Boy beyleri ve kumandanların meydana getirdiği kurultayı vardı. Cengiz’in ölümüyle işgâl ettiği ülkeler, oğulları arasında paylaşıldı. Büyük oğlu Cuci’ye; Batı Sibirya ve Kıpçak bozkırlarından, Harezm’i de içine alan Kuzey Karadeniz kıyılarına kadar olan bölge düştü. Cuci’nin mirâsı, oğlu Batu’ya verildi. İkinci oğlu Çağatay’a Mâveraünnehr’den Doğu Türkistan’a kadar uzanan topraklar verildi. Üçüncü oğlu Ögedey; kurultay kararıyla Büyük Moğol Hanı seçildi. En küçük oğlu Tuluy’a Moğol İmparatorluğunun merkez toprakları olan Moğolistan verildi.

Üstad Hazretlerinin ifade ettiği gibi Moğollar, Tatarlar, Kırgızlar o zamanda vahşi ve yağmacı bir kavimdi. Tarihte öyle olmaları şimdide böyle oldukları anlamına gelmez. Nitekim eski dönemlerde Çin mazlum Hun Türkleri zalim iken bu yüzden Çin Seddi yapılmıştır şimdi ise Çin hükümeti zalim Uygur Türkleri mazlum durumundalar. Yani ırkçı bir düşünce ile meseleye bakılacak olursa kendi kavminin zulümlerini hoş görür başka kavimlerin mazlumiyetini inkar eder ırkçılık böyle bir illettir tarafsız ve adilane meselelere bakamaz. Hele birde bu ırkçı ahmak ise tarihi olayları bile inkara kalkışır. Tarihte Moğollar, Tatarlar ve Kırgızların yağmacı ve vahşi olduğu katidir bunu inkar etmek için tarihi inkar etmek gerekir. Bu gibi tarihi olaylardan habersizce tarih adına konuşmak tam bir cehalet ve ahmaklık iken Üstad Hazretlerine haşa cahil demek acaip bir aptallık olsa gerek. Şimdiki Özbek ve Kırgızlarının eğitim seviyesinin yüksek olması tarihteki Özbek ve Kırgızlara ne fayda temin eder anlamak gerçekten çok zor.

Özet olarak ırkçı bir nazarla bakıldığında hiç kimse kavmine toz kondurmak istemiyor. Onların zulüm ve mezalimine milletdaşlık hissi ile sahip çıkıyor. Tarihte Cengiz ve Hülagü gibi zalim ve kafirlerin yaptığı zulümleri sırf aynı kabilenin bir kolu olması hasebi ile şövanist bir duygu ile alkışlıyorlar. Bunlara ancak insan bozması canavarlar denir. Fi tarihte işlenmiş bir zulme milliyetçilik damarı ile sahip çıkmak ahmaklık ve gerzeklikten başka bir şey olmasa gerek.

Yorum yapmak için Giriş Yapın ya da Üye olun.

BENZER SORULAR

Yükleniyor...