"Fenâdan en ziyade müteellim ve bekâya en ziyade müştak." cümlesini izah eder misiniz?
Değerli Kardeşimiz;
Fenâ; “fâni olmak, bu dünyada geçici bir süre için kalmak” demektir. İnsan ruhunda ebediyet arzusu vardır ve insan bu hayatın fâni oluşundan elem çekmektedir. Diğer bütün canlıların ölümden haberleri yokken, insanın bundan haberdar olması, onun ebede namzet olduğunun ayrı bir delilidir.
Kabir ile başlayan ebedî hayat için hazırlık yapmanın ilk adımı, ölümü bilmektir. Hayvanların ebedî âlem için çalışmaları söz konusu değildir. Onlar, kendi yaratılışlarına konulan vazifeleri noksansız yapmakla, daima ibadet üzeredirler. Ölümü ve âhireti bilmekle yapacakları fazla bir şey yoktur. Bundan dolayı, onların ölümü bilmeleri kendileri için sadece azap olmaktan öte bir işe yaramaz. Hakîm olan Allah bu yüzden onlara ölümlerini bildirmemiştir.
Eğer ebedî hayat olmazsa, insanın da ölümünü bilmesinin bir manası kalmaz. Her işi, her sözü ve her hali âhiret hesabına -sevap yahut günah- meyveleri veren insanın, ölümünü bilmesi kendisi için büyük bir rahmettir. Allah Resulünün,
اَكْثِرُوا ذِكْرَ هَادِمِ اللَّذَّاتِ “Lezzetleri acılaştıran ölümü çok zikredin (çokça hatırlayın).”(1)
hadis-i şerifleri bu noktada çok manalıdır.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü