"Gayr-i meşru bir muhabbetin neticesi, merhametsiz azap çekmektir." cümlesini izah eder misiniz?
Değerli Kardeşimiz;
İslamiyet'in helal kıldığı şeylerin dışındaki her türlü sevgi ve muhabbetler gayrimeşrudur ve dinen yasaklanmıştır. Kâfirlerin işledikleri günahlar o kadar dehşetlidir ki onları cehennem ehli yapar.
Üstad Hazretlerinin buyurduğu gibi;
"...Helal dairesi geniştir, keyfe kâfi gelir. Harama girmeye hiç lüzum yoktur." (Sözler, Altıncı Söz.)
İnsan meşru dairede her çeşit zevki tadabilir. İnsan helal olan şeylerden dilediğini tercih etmekte serbesttir. Bunda bizim hem dünya, hem de ahiret menfaatimiz söz konusu olduğundan, haramlardan yasaklanmamız bir esaret gibi anlaşılmamalıdır.
İmtihan sırrınca insan hem haram hem de helal sahalarda dilediği gibi dolaşabiliyor. Ancak bu serbestliği doğru değerlendirerek, bütün işlerimizi helal dairesinde yaptığımız takdirde Rabbimizin sevgili bir kulu oluruz. Bu dünya hayatından terhis edildiğimizde de “gözlerin görmediği, kulakların işitmediği, beşer kalbine gelmesi mümkün olmayan” çok büyük ve sonsuz nimetlere mazhar oluruz.
Bu zaman günahların bir sel gibi her tarafı istila ettiği dehşetli bir zamandır. Böyle bir devirde günahlardan uzak kalmak çok daha zorlaşmış, buna karşılık çok daha da ehemmiyet kesbetmiştir.
Kalbî hastalıkların cezalandırılması ekseriyetle musibet, bela, maksudunun aksi ile tokat yeme, kaht-ü gala (kıtlık ve pahalılık), hastalık gibi şeylerdir...
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü
Yorumlar