"Hattâ bir âhiret kardeşim, Muhacir Hafız Ahmed isminde bir zâtın müthiş bir hastalığına ziyade merak ettim." Burada geçen "âhiret kardeşliği" ne demektir?
Değerli Kardeşimiz;
Dünyaya ait kardeşlik gelip geçicidir, ama âhiret kardeşliği bakidir, ebedidir. Bu yüzden, müminlerin kardeşliği beka manasında âhiret ile ilişkilendiriliyor ve buna "âhiret kardeşim" deniliyor.
"Kişi sevdiği ile beraberdir."(1)
hadis-i şerifi de bu inceliğe ve hakikate işaret ediyor. Müminler arasındaki dostluk ve sevgi bağları çok kuvvetlidir, asla kopmaz. Böyle bir dostluk ve kardeşlik bağı elli altmış yıl ile sınırlı kalamaz ve kalmamalıdır.
Aynı şeylere inananlar birbirinin kardeşidir. Bu hususa âyette şu şekilde işaret ediliyor:
"Müminler ancak kardeştirler, onun için iki kardeşinizin aralarını düzeltin ve Allah'tan korkun ki, rahmete layık olasınız!" (Hucurat Suresi, 49/10)
Resul-i Ekrem Efendimiz (asm.) Medine’ye hicret ettikleri zaman, muhacirlerle Ensar’ı birbirleriyle kardeş ettiler. Bunun üzerine bu âyet-i kerîme nazil oldu. Buna göre, Hz. Âdem’den (as) kıyamete kadar gelecek bütün müminler birbirlerinin kardeşidir.
Üstad Hazretleri, bütün talebelerine böyle bir kardeşlik bağı ile bağlıdır ve bunu "ahiret kardeşim" diye ile ifade ediyor.
“Birbirini Allah için sevenlerin arşın gölgesinde oturacaklarını” ifade eden Habib-i Edip Efendimiz (asm.); başka bir hadis-i şeriflerinde ise şöyle buyurmuştur:
“(Ahiret) kardeşlerinizi çoğaltın; çünkü kıyamet günü her müminin bir şefaat hakkı vardır (sen de ona dâhil olabilirsin).” (2)
Hasan-ı Basri Hazretleri de şöyle der: “Bizim dost ve kardeşlerimiz, bize aile efradımızdan daha sevimlidir. Zira aile efradımız, bizi dünyada anar. Fakat dostlarımız bizi, mahşer yerinde ararlar.”
(1) Buhârî, Edeb, 96; Müslîm, Birr, 165.
(2) İbn Neccar, Tarih; Kenzu’l-Ummal, 9/4, h. no: 24642; Feyzu’l-Kadir, 1/500)
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü