"Hayat, mevcudatın keşşafıdır, belki neticesidir, zübdesidir. Bütün ehl-i akıl, mana-yı melaikenin kabulünde manen müttefiktirler." İzah eder misiniz?
Değerli Kardeşimiz;
Hayat olmazsa, ne Güneş'in ışığının ne atmosferin özelliklerinin ne gece ve gündüzün ne mevsimlerin niçin yaratıldıkları ve ne vazife gördükleri anlaşılmaz.
Varlık âlemi bir Âlim’in ilmiyle, bir Hakîm’in hikmetiyle öyle yaratılmış ve öyle özelliklerle donatılmıştır ki, bu fabrikadan hayat mahsulü alınsın. Bir çekirdeğin, bir ağaçtan süzülmesi gibi, hayat da bütün varlık âleminden süzülmüştür.
Toprağın görünüp yer çekiminin görünmemesi gibi, şu görünen âlemin de görünmeyen nice âlemlerden haber verdiği konusunda bütün akıl sahipleri ittifak etmişlerdir. Ancak, bunlardan semavi fermanlara inananlar, meleklere inanmışlar, bu hikmetli işleri temaşa ve tefekkür eden ruhani varlıkların olduğunu kabul etmişlerdir. İman hakikatlerinden nasiplenememiş akıllar ise, bütün bu hikmetli işleri ve faaliyetleri şuursuz kanunlara, kuvvetlere vermişlerdir. Bu da meleklerin bir başka şekilde tasdiki gibidir.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü