"İnsanların hayat-ı içtimaiyesinin medarı olan gençler, delikanlılar şiddet-i galeyanda olan hissiyatlarını ve ifratkâr bulunan nefis ve hevalarını tecavüzattan ve zulümlerden..." İzah eder misiniz?
Değerli Kardeşimiz;
"İnsanların hayat-ı içtimaiyesinin medarı olan gençler, delikanlılar, şiddet-i galeyanda olan hissiyatlarını ve ifratkâr bulunan nefis ve hevâlarını tecavüzattan ve zulümlerden ve tahribattan durduran ve hayat-ı içtimaiyenin hüsn-ü cereyanını temin eden, yalnız Cehennem fikridir. Yoksa, Cehennem endişesi olmazsa, 'El-hükmü li’l-galib' kaidesiyle, o sarhoş delikanlılar, hevesatları peşinde bîçare zayıflara, âcizlere, dünyayı cehenneme çevireceklerdi ve yüksek insaniyeti gayet süflî bir hayvaniyete döndüreceklerdi." (Şualar, Dokuzuncu Şuâ, Üçüncü Delil)
Burada ahirete imanın, içtimaî hayata kazandırdıkları üzerinde duruluyor; çocuklara, ihtiyarlara, musibetzedelere, hastalara ve gençlere bakan meyveler anlatılıyor.
Gençler, güçlü ve kuvvetli olduklarından, hissiyatları ve heyecanları zirvededir. "Madem ben güçlüyüm, öyle ise her şeyi yapabilirim" diyerek, hak ve hukuk dinlemezler. “Devletin polis ve jandarmasından da bir şekilde saklanabilirim” diyerek içtimaî hayatı yaşanmaz hale getirebilirler.
Gençleri frenleyecek yegâne kuvvet, ölümden sonra bir mahkemenin ve dehşetli cehennemin varlığıdır. "Beni her zaman ve her yerde gören bir yaratıcı, öldükten sonra da cehennem gibi dehşetli bir azapla beni cezalandıracaktır" korkusu, onun günahlardan korunmasına, nefsini ıslah etmesine vesile olur.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü
Yorumlar
Kastedilen kendi insaniyetleri mi yoksa umuma mı şamil
Gençlerde eğer iman olmazsa ve cehennem fikri kalp ve ruhlarında yerleşmezse o zaman gençler güçlerini, enerjilerini zulümde, toplumsal hayatın bozulmasında ve serserilikte kullanacaklar insanlıktan çıkacaklar ve toplumun diğer kesimleri olan yaşlılara, hastalara, çocuklara ve kadınlara eziyet edecekler.
Gençliğin verdiği kuvvet ve enerji ancak iman ve cehennem fikri ile dizginlenir ve ıslah edilebilir yoksa küfür ve inkar bu kuvvet ve enerjiyi kötülüğe ve canavarlığa dönüştürür.
Gençler iman ile terbiye olmazsa önce kendi insaniyetini kaybeder sonrada topluma zarar vermeye çalışır. Küfür, gaflet ve dalalet ile kendi insaniyetini kaybeden bir genç, imanlı başka bir gencin insaniyetini niye kaybettirsin ki.
Evet, fasık olan kimsenin kuvve-i akliye ve fikriyesi itidali kaybedip safsatalara düşerse, itikadata ait rabıtaları kesmekle, hayat-ı ebediyesini yırtar artar. Ve keza, kuvve-i gadabiyesi hadd-i vasatı tecavüz ederse, hayat-ı içtimaiyenin hem yüzünü, hem astarını yırtar, altüst eder. Ve keza, kuvve-i şeheviyesi haddi aşarsa, hevâ-i nefse tabi olur, kalbinden şefkat-i cinsiye zail olur; kendisi berbat olacağı gibi, başkalarını da berbat edecektir. Bu itibarla, fasıklar hem nev’inin zararına, hem arzın fesadına çalışmış olur.