"İnzar ve adem-i inzarı gören hayal, zıddiyet münasebetiyle, derhal tebşir ve adem-i tebşire intikal eder." İzah eder misiniz?

Cevap

Değerli Kardeşimiz;

"Sual: Kur'ân-ı Kerim, başka makamlarda terhibden sonra tergib de yaptığı halde, burada tergibi terketmiştir. Esbabı nedir?"

"Cevap: Küfür makamına, ancak terhib ve tahvif münasiptir. Hem de küfür gibi mazarratları def etmek, cenneti kazanmak gibi menfaatlerin celbinden daha evlâ ve daha tesirlidir. Maahâzâ, buradaki terhib, tergibi de andırıyor. Çünkü inzar ve adem-i inzarı gören hayal, zıddiyet münasebetiyle, derhal tebşir ve adem-i tebşire intikal eder."(1)

"İnzar" ceza ile korkutmak, "tebşir" ise mükâfatla müjdelemek manalarına geliyor.

Hakiki âlemde zıtlar birbirinden çok uzaktırlar, hatta birisinin olduğu yerde diğerinin olması mümkün değildir. Meselâ, bir odada ışık varsa karanlık yok demektir, ikisinin aynı anda ve aynı mekânda beraber bulunması mümkün değildir.

Hakiki âlemde zıtların beraber bulunamama, hayal âleminde tam aksinedir. Yani insan hayalinde zıtlar birbirinden ayrılamazlar, birisi hayale geldi mi diğeri de hemen geliverir. Buna "tedai-i efkâr" yani bir fikrin başka bir fikrî hatırlatması deniliyor. Siyah dendiğinde, zihnin hemen beyazı çağırması, küçük denildiğinde ise hayalin büyüğü davet etmesi gibi...

İnzar ile tebşir iki zıt mefhum olduğu için, bunlar hakiki âlemde birbirine çok uzak olsalar da hayal âleminde birbirine yakın iki komşudurlar. Âyet, bu münasebet yüzünden bazen inzarı nazara verir, tebşir hayale kendiliğinden misafir olur. Ayrıca tebşiri ifade etmeyi, israf-ı kelam kabul ediyor.

(1) bk. İşârâtü'l-İ'câz, Bakara Sûresi, 6. Âyet Tefsiri.

Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü

Kategorileri:
Okunma sayısı : 2.752
Sayfayı Word veya Pdf indir
Bu içeriği faydalı buldunuz mu?

Yorumlar

k.toprak

Yeterli geldi anladım teşekkür ederim .

Yorum yapmak için Giriş Yapın ya da Üye olun.

BENZER SORULAR

Yükleniyor...