"İştirak-ı a'mal-i uhrevi" kavramının, İslamî kaynaklarda yeri var mıdır?

Cevap

Değerli Kardeşimiz;

Alim ve müçtehit zatların çıkarımlarında ve içtihatlarında şu usulü bilmemiz gerekir: Kur'an ve sünnetin zahir manaların dışında, işari ve remzi çok manaları vardır. Bu işari ve remzi manaları çıkarıp nazara sunmak, kuvvetli bir ilim ya da içtihat ile mümkündür.

Bu gibi işari ve remzi manalarda, kati ve zahiri delil istenilmez. Zira remzi ve işari manaların delili de; işari ve remzidir. Mezhep imamlarının yüzlerce fetvası bu şekildedir. Yani bu fetvalara, kati ve zahiri delil getir desen, getirmek mümkün olmaz. Ama bu fetvayı nerden çıkardın dersen, o zaman içtihadın usulü dairesinde sana ispat eder.

Zaten içtihat, üstü kapalı ve herkesçe malum olmayan, remzi manaları zahir hale getirmek ameliyesidir. Bu da içtihat derecesine ulaşmakla mümkündür.

Üstad, "iştirak-ı a'mal-i uhrevi" prensibini, elbette Kur'an ve sünnetten istihraç etti ama; bu istihraca kati ve zahiri delil istemek, yukarıda izah edilen usule göre yanlış olur. Remzi ve işari delillerini göstermek mesele için kafidir.

Bu manaya işaret eden bazı ayet ve hadisleri verelim:

"O mü'minler ki, haklarına, yurtlarına tecavüz edildiği zaman onlar yardımlaşırlar."(Şuara, 26/26)

"Allah'ın ipine hepiniz sımsıkı sarılan. Dağılıp ayrılmayın ve Allah'ın sizin üzerinizdeki nimetini hatırlayın. Hani siz düşmanlar idiniz. O kalplerinizin arasını uzlaştırıp, ısındırdı ve siz O'nun nimetiyle kardeşler olarak sabahladınız. Yine siz tam ateş çukurunun kıyısındayken oradan sizi kurtardı. Umulurki hidayete erersiniz diye. Allah size ayetlerini böyle açıklar. "(Al-i İmran, 3/103)

"Mü'minler biribirlerini sevmekte, biribirlerine acımakta ve yekdiğerini korumakta tek bir vücut gibidir. Vücudun herhangi bir uzvu rahatsız olursa, öteki uzuvları da bu yüzden rahatsız olur ve uykusuz kalır."(Buhari, Edeb 27; Müslim, Birr 66)

"Müslüman Müslümanın kardeşidir. Ona zulmetmez onu (düşmanına) teslim etmez. Kim (mümin) kardeşinin bir ihtiyacını giderirse Allah da onun bir ihtiyacını giderir. Kim Müslümanı bir sıkıntıdan kurtarırsa bu sebeple Allah da onu kıyamet günü sıkıntılarının birinden kurtarır. Kim bir Müslümanı(n kusurunu) örterse Allah da Kıyamet günü onu(n kusurunu) örter." (Buhârî Mezâlim 3; Müslim Birr 58).

Bu ve buna benzer yüzlerce ayet ve hadislerden istihraç etmesi muhtemeldir.

Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?

Yorumlar

keceli2
Bismillah... "DELİLU HAYRİ KE FAİLİHİ" Evkemakal "Hayra sebep olan hayrı işlemiş gibidir" H. Şerif Bir şirkette- fabrikada bir ürünün ortaya çıkması için bütün organlara ihtiyaç vardır. Ürün satış depolma muhasebe vs. Uhrevi işlerde de hayırlı işler vücudi olduğundan , bir hizmetin yapılabilmesi için her ferd bir organdır dolayısıyle her ferd bir sebep hükmündedir. Bu ferdlerin hepsi hayrın ortaya çıkmasına sebep oduğundan -hadisin beyanına göre- her ferd o hayrı işlemiş gibi olurlar. Böylece Hasıl olan sevabdan o ferdlerden herbirine eksiltilmeden aynı miktar verilir. İnşallah. Bu manevi şirkette olmak için dua ile dahi olsa o hayrın yaratılmasına sebep olmak gerekir. Allah-u A'lem Bissavab
Yorum yapmak için Giriş Yapın ya da Üye olun.
Yükleniyor...