"Kendi nokta-i nazarımda hakikî İsm-i Âzam gizlidir, havassa bildirilir." İzah eder misiniz; Üstad gibi havaslar biliyor mu?

Cevap

Değerli Kardeşimiz;

Ekseri âlimlerin görüşüne göre, mutlak ve mahfi bırakılmış olan ism-i âzam lafza-i celal olan Allah ismidir. Allah ismi, Allah’ın Zat-ı Akdesine delalet eden bir isim olmasından dolayı, sair bütün isimleri ve sıfatları mahiyetinde toplayıp onlara lüzumiyet noktasından işaret ediyor. Risale-i Nur'u tahkik ettiğimizde Allah isminin ism-i âzam olduğunu tahric edebiliriz.

Risale-i Nurlarda bir isme ya da isimlere ism-i âzam denilmiyor, sadece "İsm-i âzam makamında" deniliyor.

Diğer bir husus, ism-i âzam mutlak ve mahfi bırakıldığı için, Allah’ın her bir ismi, ism-i âzam olabilir. Bu bakış açısı Allah’ın her bir ismine hususi bir irtibat ve alaka meydana getirir. Bu bakımdan, ism-i azamı bir kayıt altına almamak gerekir. Lakin Allah lafzında bu mahsur bulunmuyor.

Zira Allah lafzı kıymetli bir mücevher kutusu gibi bütün isim ve sıfatları içine alır ve her bir isim ve sıfata da işareti haizdir, yani o isim ve sıfatlara tek tek mana olarak işaret eder. Bu ihata ve camiiyet manası Allah’ın diğer has ve hususî isimlerinde yoktur. O has isimler sadece kendi manasına işaret ve delalet ederler, başka isimlere ve sıfatlara işaret etmezler...

Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yükleniyor...