Lahika mektuplarına genellikle İsra Suresi, 44. ayet olan; "Ve in min şeyin illa ..." ile (hamdele ve salvele duaları) giriş yapılıyor. Bunun sebebi nedir?

Lahika mektuplarına genellikle İsra Suresi, 44. ayet olan; "Ve in min şeyin illa ..." ile (hamdele ve salvele duaları) giriş yapılıyor. Bunun sebebi nedir?
Cevap

Değerli Kardeşimiz;

Hamdele ve salvele, yani, Allah’a hamd ve Resulüne (asv) salavat getirmek, bütün alim ve evliyaların eserlerinin başında kullandığı, sünnete dayanan bir gelenektir. İsra sûresi'ndeki hamd makamındaki ayetleri de Üstat hem Allah'a hamd için, hem de bu güzel geleneği devam ettirmek için sürekli kullanıyor.

İnsanın hayattaki en büyük gayesi Allah’a iman ve ibadet etmektir. İman ve ibadetin en önemli iki rüknü ise tesbih ve tahmiddir. Yani Allah’ı eksik ve noksanlardan tenzih etmek ve vermiş olduğu sayısız ihsan ve nimetlere karşı şükretmek, iman ve ibadetin temeli ve paradigmasıdır. Bu yüzden bütün İslam alimleri eserlerine bu ve buna benzer tesbih ve tahmid içeren ayetlerle başlarlar.

Tesbih ve tahmid içeren ayetlerle bir şeye başlamak hem Kur’an’ın hem de sünnetin önemli bir esasıdır. Bundandır ki, İslam alimleri arasında bu kuvvetli bir gelenek halini almıştır.

Söz konusu ayetin meali şu şekildedir:

"Yedi gök, yer ve bunların içinde bulunanlar Allah'ı tespih ederler. Her şey O'nu hamd ile tespih eder. Ancak, siz onların tespihlerini anlamazsınız. O, halîm'dir (hemen cezalandırmaz, mühlet verir), çok bağışlayandır." (İsrâ, 17/44)

Risale-i Nurlardaki bir mektupta bu bahis şu şekilde ifade ediliyor:

"Hele Birinci Söz'de besmelenin derece-i ehemmiyeti ve suret-i temsiliyesi şâyân-ı takdir ve hayrettir. Öteden beri her kitabın iptidasında Besmele, Hamdele, Salvelenin zikrinin vücubu, hoca efendilerimiz tarafından beyan edilmişse de, bu gibi nefsi iskât edecek bir temsil işitilmediğinden, bu derece zihinde takarrur ve temerküz etmemişti. Şu temsil, Besmele Sözü olan Birinci Söz'de ne kadar musîb ve mânidar olduğunu insan olan takdir eder."(1)

Barla Lahikası'nda Üstadımızın bu soruya verdiği şu cevaba da bakalım:

"Evvelâ: Mektubunuzda, benim her mektubumun başında وَاِنْ مِنْ شَىْءٍ اِلاَّ يُسَبِّحُ بِحَمْدِهِ yazılmasının hikmetini soruyorsunuz. Bunun hikmeti şudur ki:"

"Kur’ân-ı Hakîmin hazâin-i kudsiyesine, bana açılan en birinci kapı o olduğudur. En evvel, hakaik-i âliye-i Kur’âniyeden şu âyetin hakikati bana zahir olmuş ve ekser risalelerde, o hakikat sereyan etmiştir."

"Hem bir hikmeti şudur ki: İtimad ettiğim mühim üstadlarımın mektuplarının başlarında istimal etmeleridir."

Dipnotlar:

(1) bk. Barla Lâhikası, (35. Mektup)

(2) bk. age., (259. Mektup)

Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü

Okunma sayısı : 15.133
Sayfayı Word veya Pdf indir
Bu içeriği faydalı buldunuz mu?

Yorumlar

cemdemir
"Kur’ân-ı Hakîmin hazâin-i kudsiyesine, bana açılan en birinci kapı o olduğudur. En evvel, hakaik-i âliye-i Kur’âniyeden şu âyetin hakikati bana zahir olmuş ve ekser risalelerde, o hakikat sereyan etmiştir." İfadelerini de izah eder misiniz?
Yorum yapmak için Giriş Yapın ya da Üye olun.
Sorularla Risale
Tesbih ayetleri Üstadımızın tefekkür dünyasında kainat ve Kur'an hazineleri açan bir anahtar vazifesini görmüş. Malum anahtar en az hazine kadar önemlidir zira anahtar olmadan hazineye ulaşılamaz.
Yorum yapmak için Giriş Yapın ya da Üye olun.
Yükleniyor...