"Mağlub düşen düşman ordusunun bir müşirini, belki binler adamla beraber, o intisab kuvvetiyle esir edebilir." İzah eder misiniz?
Değerli Kardeşimiz;
"Fakat, askerlik tezkeresiyle bir kumandan-ı a'zama intisab ve istinad eden bir adam; kendi menabi-i kuvvetini ve erzak deposunu kendisi çekmediği ve taşımağa mecbur olmadığı için, o intisab ve istinad, onun için tükenmez bir kuvvet, bir hazine hükmüne geçtiğinden; mağlub düşen düşman ordusunun bir müşirini, belki binler adamla beraber, o intisab kuvvetiyle esir edebilir."(1)
Savaşta paşalar çok güvenli ve emniyetli mevkilerden orduyu yönetir. Bu yüzden, normal şartlarda bir er bir paşaya yanaşamaz. Ama erin arkasındaki güçlü bir ordu olursa, o er, bir paşayı esir alabilir. Burada erin paşayı esir alması, temsili ve mecazi bir manayı ifade ediyor.
Mesele sadece bir insanın bir insanı esir etmesi değildir. Burada intisabın ehemmiyeti ve gücü nazara veriliyor. Normal şartlarda bir erin bir paşayı esir etmesi mümkün değildir.
Mesela, bir trafik polisi küçük bir el işareti ile koca kamyonu durduruyor. Aynı polis elbisesini çıkarıp aynı hareketi yapsa, bir bisikleti dahi durduramaz. Demek o kamyonu durduran polisin kendi şahsi gücü ve kuvveti değil, onun resmi elbisesi arkasında duran devletin kuvvetidir.
Aynı şekilde arı, incir çekirdeği ve ipek böceği gibi aciz mahlûklar, bal, incir ve ipek gibi harika nimetleri kendi şahsî kuvvet ve ilimleri ile değil, Allah’ın sonsuz ilim ve kudretine dayanarak yapıyorlar.
"Nasıl bir sultan-ı azîmin bir âdi neferi, o padişahın namıyla ve onun kuvvetiyle bir memleketi hicret ettirebilir, iki denizi birleştirebilir, bir şahı esir edebilir. Öyle de, Ezel ve Ebed Sultanının emriyle, bir sinek bir Nemrud'u yere serer; bir karınca bir Firavun'un sarayını harap eder, yere atar; bir incir çekirdeği bir incir ağacını yüklenir." (Yirmi İkinci Söz, İkinci Makam)
Burada İlahî kudretin azametine işaret edilmektedir. Yani Allah’ın kudreti öyle nihayetsizdir ki, dilerse tek bir karınca ile koca sarayı harap edebilir. Nitekim karınca sürüsü ile Firavun'un sarayını harap etmiştir.
(1) bk. Lem'alar, Otuzuncu Lem'a, Dördüncü Nükte.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü