"Muhibbiyet makamı olan makam-ı niyazdan, mahbubiyet makamı olan nazdarlık makamına çıkmış." İzah eder misiniz, naz ve niyaz makamlarını nasıl anlamalıyız?
Değerli Kardeşimiz;
Abdulkadir-i Geylani Hazretleri velayet sahasında bir güneş gibidir. Kendi zamanındaki insanların takdirlerini kazandığı gibi, kendisinden sonra gelenlerinde muhabbet ettiği ve birbirlerine anlattığı bir makamdadır. Hatta o zaman ki Hıristiyanlar bile "Biz İslam’ı kabul etmiyoruz, ama Abdulkadir-i Geylani'yi inkâr edemiyoruz" demişlerdir.
Muhibbiyet makamı, Allah'ı sevme makamıdır. Bu makamda olan bir mü'min, Allah'ın sevgisini kaybetmemek ve artırmak için daima niyaz makamında olması lazım. Bu gibi insanlar, ibadet, zikir, tefekkür, dua etme durumundadırlar. Bu gibi insanlar Allah'tan isterler, ama ısrarcı değillerdir. Allah'ın hikmetine ve rahmetine daima itimad içerisindedirler.
Mahbubiyet makamı ise, Allah'ın sevdiği kişilerin makamıdır. Bu makama çıktığını bazı alametlerle anlayanlar olmuştur. İşte bu makam Niyaz makamı değil, Naz makamıdır. Bu makama gelen bir veli, Allah'tan ister, istekleri yerine gelmediği vakit, hikmet aramadan sorgular. Çünkü onlar bilirler ki, Allah birini sevdimi, artık onu bırakmaz, arzularını yerine getirir.
Muhibbiyet makamından mahbubiyet makamına hem iniş vardır, hem de çıkış.Çünkü, Allah'ı sevme makamından hem Allah'ı sevme ve hem de Allah tarafından sevildiğini bilme makamına çıkmak vardır. Fakat Mahbubiyet makamına çıkan bir veli, şayet daha önceki Niyaz makamını muhafaza edemezse, o zaman Naz makamına düşer.
Abdulkadir-i Geylani Hazretleri, gavsiyet ve kutbiyyet makamlarını da Allah'ın izniyle kazandığından dolayı, Ferdiyet makamını da hakkıyla ifa etmiştir. Yani kendi zamanındaki tüm manevî makamlar ve feyizler, onun eliyle dağıtılmıştır.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü
Yorumlar
Muhibbiyet makamından Mahbubiyet makamına hem iniş vardır. hem de çıkış vardır. Çünkü, Allah'ı sevme makamından (MAHBUBIYETTEN) hem Allah'ı sevme ve hem de Allah tarafından sevildiğini bilme makamına (MUHiBBiYETE) çıkmak vardır. Fakat Mahbubiyet makamına çıkan bir veli, şayet daha önceki Niyaz makamını muhafaza edemezse, o zaman Naz makamına düşüş vardır. BU SON KISMI ANLIYAMADIM, YARDIMCI OLURMUSUNUZ??? SLM
Cenab-ı Hakk'ın bir insanı sevdiğini ihsas etmesi, yani bir insanın Mahbubiyet makamına çıkması elbette bir terakkidir. Bir yükseliştir. Artık bu insan, sadece Allah'ı seviyor değil, Allah'ın da kendisini sevdiği makama çıkmıştır. Bu makam elbette Muhibbiyet makamından daha üstündür.
Çünkü, Muhibbiyette sadece kulun Allah'ı sevdiği bilinir. Ama Mahbubiyet makamında hem insanın, hem de Allah'ın birbirlerini sevdiği aşikârdır. Fakat bu terakki, insanı niyaz makamı olan acz ve zaafını anlama makamından çıkarmaması gerekir.
Şayet Mahbubiyet makamına çıkan bir veli, Niyaz makamında kalabilse, o zaman terakkisi çok daha mükemmel olur. Ama Niyaz makamını muhafaza edemeyip Naz makamına girse, o zaman Niyaz makamının üst mertebesinden düşmüş olur.