Risale-i Nur Nedir, Risaleler Hakkında Ayrıntılı Bilgi Verir misiniz?
Değerli Kardeşimiz;
Risale-i Nur; asrımızın anlayış ve ihtiyacına göre yazılmış bir Kur'an tefsiridir. Her asrın manevi hastalığı ve ihtiyaçları birbirinden farklıdır. O asırda gelen alimler ise, Kur'an eczanesinde aldıkları uygun ilaçları toplayıp ümmetin istifadesine sunarlar.
Fen ve ilim asrında yaşıyoruz. Bu ise beraberinde şüpheciliği ve ispatı getirmiştir. Şüphe ve ispatçılık, sadece fen ilimlerinde kalmamış, din ve maneviyatta da kendini göstermiştir. "Görmediğime inanmam" bakışı nice itikadların sarsılmasını netice vermiştir. Böyle bir durum, imanın şartları başta olmak üzere İslam'a ait her meselenin bilimsel ve ilmi izahını gerektirmiş ve hatta bir zaruret haline getirmiştir.
İşte, Risale-i Nurlar, başta bu ihtiyaç olmak üzere, daha birçok konuda cevaplarımızı bulabileceğimiz bir Kur'an tefsiridir.
Risâle-i Nur, Kur'ân ayetlerini mana yönünden açıklamasıyla tefsir ilmi içinde değerlendirilirken; zamanın inanç ve ahlak gibi problemlerini tartışması açısından da kelam ilmi çerçevesinde değerlendirilmektedir. Müellifin kendisi bu iki hususu Risalelerinde belirtmiştir.
Risâle-i Nur, konuları ele alış tarzı, muhtevasındaki derinliği ve kapsamlılığı birçok kesimin yoğun ilgisini çekmiştir. Bir yandan yurt içinde ve dışında çeşitli halk kesimleri tarafından okunmakta ve diğer yandan hakkında uluslararası sempozyumlar düzenlenmekte ve birçok akademik makale ve tezlere konu olmaktadır.
Bunlar arasında çağdaş düşünürlerden Faslı Prof. Dr. Taha Abdurrahman, Risâle-i Nur'un düşünce dünyasında yaptığı büyük devrimden söz ederken, onun diğer yönlerinin yanında bu yönünün de kayda değer olduğuna dikkat çekmektedir:
"Alman filozofu Kant ve takipçileri, her şeyin merkezine aklı aldılar ve sadece aklın ürünü olan hususlara itibar ettiler. Hatta bu hususta öyle ileri gittiler ki, İncil ve Kur'ân gibi semavi kitapları ve temsil ettikleri dinleri de aklın etrafında dönen diğer eşya arasına katarak, aklı sistem içinde onlara bir tanım getirdiler. Yani, tıpkı eski insanların dünyayı sabit sanıp Güneş'in de onun etrafında döndüğünü tevehhüm ettikleri gibi, aklı sabit kabul ederek semavi kitap ve dinleri onun etrafında gezdirdiler."
"İşte Bediüzzaman, Risâle-i Nur’la düşünce dünyasındaki bu gidişatı olması gereken mecraya çevirdi -tıpkı ilim dünyasında Kopernik'in yaptığı gibi-. Nasıl ki Kopernik, 'Dünyanın sabit, Güneş'in onun etrafında döndüğü şeklindeki eski görüşü ortadan kaldırıp; onun yerine, Güneş'in sabit, dünyanın hem kendi etrafında, hem Güneş'in etrafında döndüğünü' ispat etti; Bediüzzaman da Risâle-i Nur'la düşünce dünyasında buna benzer bir inkılap gerçekleştirdi: 'insanın düşünce dünyası sabit olamaz, her şeyi kendi etrafında döndürmeye gücü yetemez. Asıl sabit olan ve merkezde bulunan vahiy güneşidir. İnsanın düşünce dünyası hem kendi ekseni etrafında döner, hem de vahiy güneşinin etrafında döner.' diyerek insan düşüncesinin olması gereken asıl yerini tespit etmiş, aklı yalnızlık ve karanlıktan kurtararak aydınlatmış ve rahatlatmıştır."
Ayrıca Risâle-i Nur, bir Kur'ân tefsiri olması itibariyle, aklın yanı sıra, kalp, ruh ve diğer bütün duygulara da hitap etmektedir. Ahlâkın bütün boyutlarına ışık tutmakta ve birçok sosyal probleme çözümler sunmaktadır. Ancak onun bu ve bunun gibi daha birçok meziyetini en iyi şekilde anlamanın yolu her halde onu açıp bizatihi okumak ve yaşamakla olur.
Risale-i Nur, Bediüzzaman Said Nursi’nin yazdığı bir Kur’an tefsiridir. Müellif, Kur’an-ı Kerimi baştan sona tefsir etmek niyetiyle önce İşaratu’l-İ’caz isimli eseri yazmıştır. Bu eser, Fatiha suresini ve Bakara suresinin ilk otuz üç ayetini sırayla tefsir etmektedir. Arapça olarak telif olunan bu eser, Kur'an'ın nazmındaki mucizeliği göstermede bir şaheserdir.
Müellif, Kur'an'ın tamamını bu minval üzere altmış-yetmiş cilt olarak tefsir etmeyi düşünürken, gelişen olaylar zinciri onu Türkçe bir Kur’an tefsiri yazmaya sevk eder. Sürgüne gönderildiği Barla, Kastamonu ve Emirdağ’da, ayrıca Eskişehir, Denizli ve Afyon hapishanelerinde yirmi üç yıl boyunca tefsirini yazmaya devam eder.
Risale-i Nur, Kur'an'ın baştan sona tüm ayetlerini değil, özellikle imana ve hakikate taalluk eden bin civarında ayetini açıklar. Açıklanan bu ayetlerin ışığında, diğer ayetleri de yorumlayabilecek muazzam bir altyapı kazandırır.
Risale-i Nur'da ele alınan ayetler, genelde din düşmanları tarafından tenkit konusu yapılmış ayetlerdir. Risale-i Nur, onların tenkit ettikleri noktalarda i’caz parıltıları olduğunu, aklı başında olanlara izah ve ispat eder. Nitekim, onun izahları sonucu olarak, nice din düşmanı ikna olmuş, İslam’a girmiş, ikna olmayanlar ise en azından ilzam olarak sesini kesmek zorunda kalmıştır.
Risale-i Nur'da, söz gelimi “Namaz nasıl kılınır? Farzları ve sünnetleri nelerdir?” gibi konulara girilmez. Ama, “Namaz niçin kılınır? Niçin belli vakitlerde eda edilir?” türünden soruların cevabı gayet delilli bir şekilde ele alınır. Onu okuyan biri, namaz kılma konusunda ikna olunca, nasıl kılınacağını fıkıh kitaplarından öğrenir.
Evet, Risale-i Nur,
• Kur’ânın parlak, mânevî bir i’câzı,
• Kur'ân denizinden bir damla,
• O Güneş'in bir ışığı,
• O hakikat ilminin kaynağından mülhem ve feyzinden gelen manevi bir tercümesi,
• Kur’ân'ın kudsi hazinesinin sandukçaları,
• Kur’ân'ın kudsi eczanesinden birer reçete,
• Şu zamanın yaralarına en münasip bir ilaç, bir merhem,
• Zulümatın tehacümatına maruz heyet-i İslâmiyeye en faydalı bir nur,
• Dalalet vadilerinde hayrete düşenler için en doğru bir rehber,
• Kur’ânî hakikatlere birer anahtar,
• O hakikatleri inkâr etmeye çalışanların başlarına inen birer elmas kılıç,
• Kur’ân-ı Mucizü’l-Beyan'ın nurani caddesinde birer elektrik lambası,
• Kur’ân nurlarının tercümanı,
• Kur’ân'ın manevi i’câzından çıkan hiç kopmaz sağlam bir kulp,
• Karanlıklardan aydınlığa çıkaracak nurani bir vesile,
• Kur’ân'ın hakiki bir tefsiri,
• Hakikatının bir tercümanı,
• Meselelerinin bir bürhanıdır.
Risale-i Nur Külliyatı, bütün insanlığa son derece faydalı manalar ve mesajlar ihtiva eder. Hangi din veya mezhebe, hangi meslek veya meşrebe mensup olursa olsun herkesin bu ilimler hazinesinden yararlanmak en tabii hakkıdır.
İlave bilgi için tıklayınız:
- Risale-i Nur'un Tefsirdeki Yeri
- Risale-i Nurları Okuyoruz Ama Anlayamıyoruz. Bu Konuda Tavsiyeleriniz Nelerdir?
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü