Risalelere bakış açımız nasıl olmalıdır; tefsir midir, tefsir ise şayet ne kadar şeffaftır? Risaleleri alemimizde nereye koyacağız?
Değerli Kardeşimiz;
Burada önemli bir nokta karıştırılıyor. Tefsirin anlaşılması ayrı bir konu, Kur’an’a perde olması ayrı bir konudur. Bazen tefsir Kur’an’a tam bir ayna, şeffaf bir cam olurken, anlaşılması pek müşkül olabilir.
Mesela; Zemahşeri’nin Keşşafı, Kur’an’ın ince ve latif belagatlarına tam bir ayna ve şeffaf bir cam olmasına karşın, anlaşılması zor ve çetin bir belagat tefsiridir.
Kaldı ki Risale-i Nurlar Keşşaf gibi müşkülpesend bir tefsir değildir. Temsil ve teşbihler sayesinde en derin ve ince meseleleri, en anlaşılır ve kavranır vaziyete getiriyor. Bu noktada Risale-i Nurların her bir cümle ve satırı Kur’an’a tam bir ayna, şeffaf bir camdır. Asıl mesele bizim dil noktasında Risale-i Nurlara uzak olmamızdır. Yani günümüz insanların kelime haznesi çok basit ve ilkel olduğu için, Risale-i Nurları anlamakta zorlanıyorlar; bu da insanlarda sanki bütün mesele Risale-i Nurların anlaşılması gibi bir his uyandırıyor, asıl maksat ve manaya tam teveccüh gösteremiyor.
Dolayısı ile Risale-i Nurlar Kur’an’a araçken, avam insanlar tarafından amaç haline geliyor. Halbuki dil ve kelime sorunu olmayan insanlar için, Risale-i Nurlar gayet şeffaf ve parlak bir Kur’an tefsiridir. Her satır ve cümlesinde bir ayet ya da hadisin mana ve hükmü güneş gibi tulu ediyor. Üstad'ın bahsettiği bazı şeriat kitaplarında, bu tulu manası görünmüyor. Yani ayet ve hadisler sureten bahsediliyor, ama asıl anlatılan müfessirin felsefi ve akli birikimleridir. Hatta işi öyle bir dereceye götürenler var ki; ayetin zahir manasını incitecek şekilde Yunan hikmetine tatbik ediyor. Yani o gibi tefsirlerde felsefe hakim unsur iken, Kur’an tabi unsur olarak ortaya çıkıyor. İnsaf ve dikkat ile bakanlar, Risale-i Nurlarda hakim unsurun ayet ve hadisler olduğunu teslim eder.
Bu zamandaki insanların dini ilim ve eğitim seviyesi, ayet ve hadislerden mana ve hüküm çıkaracak vaziyette olmamasından dolayı, elbette Risale-i Nurlar gibi şeffaf ve kolay anlaşılır tefsirlere müracaat etmesi zaruri bir ihtiyaç haline gelmiştir. Bu sebeple Risale-i Nurlar hakikatte ve içerikte değil, sureten ve resim olarak ön plana çıkacaktır. İşte bu inceliği göremeyen bazı avam insanlar, neden ayet ve hadis değil de Risale-i Nurlar diyorsunuz diye, haksız ve yersiz bir itirazda bulunuyor. Halbuki muhteva olarak Risale-i Nurlar ayet ve hadislere perde ve vekil değil, şeffaf ve parlak bir aynadır.
Selam ve dua ile...
Sorularla Risale Editörü